SHECHASH’E PŞIKHAN

GHUNEKHO K. Özbay

Pşıkhan, Kabardey’in Arwuan bölgesinde 1879 yılında dünyaya geldi.

Baba adı Dzadzu’dur. Kendisi küçük yaşlarda medreseye verildi. Çalışkanlığı sayesinde kısa zamanda hoca ve din eğitmeni oldu. Pşıkhan İslam dinini iyi kavradı ve din adı altında sömürücülere karşı büyük bir mücadele verdi. Bu mücadeleyle dinin gereklerini, halka tanıtmakla kalmayıp her konuda halkla birlikte olmayı da sağladı.

Daha sonraları FENZİY Mecit tarafından yüksek dini eğitim için Dağıstan’a gönderildi. Pşıkhan buradaki eğitimini tamamlayıp tekrar bölgesine döndü. Bu arada Adige dil üzerine çalışmalarda yaptı. Kabardey’deki rejim değişikliğinde de bir militan edasıyla katkıda bulunan Pşıkhan 1937 yılında vefat etti.

Mollalar İçin, Mollaların Şarkısı, Çerkesler, Böcek ve Sinek,Yer Yüzü, Kolhozda Akşam, Sonbahar, Kolhozcular, Dameşıkho ve Mışıkho gibi bir çok eserleri olan yazar eserlerini Adigece olarak vermiştir.

BÖCEK ve SİNEK

Dünyadaki yaşamımız,
Bir sinekle, böcek oyunu.
Oyunlarımız, böcek,
Oyunu olmasın arkadaşlar.

Böcek dedikleri,
Şişik, göbekli bir varlık.
Ayakları uzunca, çirkin,
Fakat, bir pençe gibi.

Ağını büyükçe örüp,
Sinekleri bekler durur.
Gözlerini kırpıştırıp,
Pusuda saklanıp bekler.

Sinek uçuşurken,
Çabucak da kanar.
Böceğin ağına uçup,
Çabucak da yakalanır.

Ne olduğunu bilmeden,
Ağa takılınca.
Çırpınır, çırpınır,
Canını kurtarmak için.

O, çırpındıkça böcek,
Sevinçle gülüp durur.
Böcek, sevinçle,
Küçük sineği yakalar.

Başlar çığlıklar,
Sineğin canı alınırken.
Sonra avını yeyip,
Artıkları da ağdan atar.

Böceğin yaşamına,
Sakın özenmeyin kardeşlerim.
Bizler çalışalım ki,
Başkalarına yem olmayalım.

Çalışmanın anlamını,
Bizler biliyoruz.
Eğer bilemezsek,
Bizlerde yem oluruz.

Yeme dünyasını düşünmeden,
Sinek gibi çırpınmadan,
Birlik olalım.
Böceğin ağını yırtıp,
Mutluluk ve sevinçle,
Şu Dünyada yaşayalım