THAKUŞINE ASLAN: ÖNEMLİ BİR BÖLGEYİZ

CircassianCenter
Haber Merkezi, 22 Kasım 2013

Adigey’in Başkanı THAKUŞINE  Aslan’ın Uluslarası Münazara Kulübü ’’Valdai’’nin 10. toplantısında yer alan ’’Çeşitli Bölgeler’’ isimli konfrans oturumunda yaptığı sunum.

Bu toplantıya katılan saygıdeğer katılımcılar!

Her şeyden önce uluslarası münazara kulübü ’’Valdai’’nin toplantısına katılmam için beni davet eden organizatörlere karşı olan memnuniyetimi bildirmek istiyorum. Bence, Adigey Cumhuriyeti’nin temsilcisi olmam hasebiyle, bu bölgenin devlet başkanlığını yürüttüğüm sırada edindiğim tecrübeleri sizlerle paylaşmamda ve gelecektede umut verici faydalara sahip şeyleri sizlerle ortaya koymamız için bu etkinliğin iyi bir olanak olduğunu düşünüyorum.

Rusya Federasyonu Başkanı Vlademir Putin’in yakınlarda verdiği bir demecinde ortaya koyduğu gibi; Kuzey Kafkasa’ya bölgesi ‘büyük önemi olan bir bölge, tarihten beri Rusya’nın güvenliği için bu bölgenin birincil dreceden önemi var. Kuzey Kafkasya tarihi ve kültürel anlamda benzersiz niteliklere sahip. Kafkasya’da yaşayanlarda gördüğümüz eski çağlardan başlayan kültürleri, Rusya-Kafkasya tarihine iki belirteçle etki koydu. Her şeyden önce ilk olarak bölgenin kültürünün diğer bölgelerden farklı olmasıdır. İkincisi ise Kafkasya’da yaşayan halkların kavrayış ve yaşamlarının eski çağlardan başlayan gelenek görenekleri ile çağdaş yeni başlangıçlarla ilişkili de olması ve bunların birlikteliğidir.

Bunlardan kaynaklanarak Kuzey Kafkasya’daki devlet-politika yapılanması diğer bölgelerle benzersiz yaklaşımlar geliştirilmesini-bulunmasını gerekli kılıyor. Bu yaklaşımların, milletlerin yaşadıkları yerler ve kültürel belirgin belirteçlerini gözönüne alan yapıya sahip olması gerekiyor. Dünyanın farklı güçlerinin ‘benzersizlikleri’ diğerlerinden farklı olduğu şeyleri kullanarak jeopolitik açıdan Rusya’ya daha fazla baskı yapmaları için. Bu yönde basında ‘Çerkes sorunu‘ olarak bahsedilen şeyin hep kullanılıyor olması örnek gösterilebilir.

Kuzey Kafkasya’da yaşayan ulusların birlikte çalışmaları, birbirleri ile ilişkileri neticesinde sosyo-kültürel farklı enstitüler oluştular, bunların kökeni ulusal diplomasi ve herkesin ortak olarak sahip olduğu yararlardır. Bunlarda çağdaş toplum büyük tecrübe elde etti. Bunlar; farklı insan toplumlarının dünyaya bakış açılarının örtüşmesi, farklı uluslar ve çeşitli dinlere tabi olanların anlaşı içinde olmaları, benzemezliklerin yaşamın kendisi ile ortaya çıktığının kavranmış olması gibidir. Bu çerçevede birinin diğerine güvenmesi, yardım etmesi, birbirlerine gidişmeleri, bir arada çalışmaları ve diğerleri sayılabilir. Bu konuların üzerinde fazla söz söylemeden direk belirtebileceğim şey, bu yaklaşım sayesinde günümüzde Adigey’in Kafkasya’nın barış bölgesi olduğudur. Biz barışa değer veriyoruz, çünkü, cumhuriyetimizde bulunan toplumsal politik stabilizasyon bir bütün olarak burada yaşayanların akılları sayesinde ortaya çıktı.

’’Biz – Rusya’nın insanıyız’’ şeklindeki bakış açısının daha kuvvetli yaşamda yer alması için, aynı zamanda bunun insanlarca kavranması, dünyaya bakış açıları içinde yer alması için bölgenin elindeki imkanları daha düzgün kullanmasının gerektiğine inanıyorum. Ülkemiz ve bölgelerin politikasının üzerinde yapılanması gereken şey her milletin kültürünün muhafazası ve ‘çok sayıdaki farklılığın birlikteliğinin’ daha da pekiştirilmesidir. Bu günkü insanlar arasında günümüze uymayan yaklaşımlar içerisinde ‘geçmiş dönemin gelenek-usullerine dönelim’ veya tam tersine ‘geçmişin gelenek-usullerinden tamamen kurtulalım’ diyenlere destek olmak mümkün değildir.

Şimdi, Kuzey Kafkasya’nın sosyal ekonomik kalkınmasına dair de birkaç şey söyleyeyim. Kuzey Kafkasya’da yaşayanların sosyal ekonomik yaşantılarını düzene-rayına koymak, yaşamlarını daha iyi kılmak için bölge ekonomik sektörlerinin güçlendirilmesinin büyük önemi var. Sosyo-ekonomik kalkınmada her şeyden daha önemli olan, bölgelerin ellerindeki olanaklardan yola çıkarak, ekonomik durumları da göz önüne alınarak kalkınması için çalışılmasıdır. Kuzey Kafkasya bölgelerinin ekonomisinin yenilenmesi hızlı bir şekilde gerçekleştirilebilir, özellikle tarımsal ekonomi ile inşaat sektöründe bu sözkonusudur. Turizm-dinlence alanına yönelik projelerin gerçekleştirilenlerinin ortaya çıkardığı sorumluluklarla kıyaslandığında bunların da ayağa kaldırılması gerekiyor. Üzerinde konuşmayı dahi gerektirmeyen bir diğer husus ise bu sosyo-ekonomik kalkınmayı sağlamak amaçlı programları oluşturan kişilerin en çok gençler ve kadınların çalışacağı sektörlere yönelik yatırımları ön plana almalarıdır.

Konuşmamı bitireceğim şu sırada şunu da belirtmek istiyorum, hepimizin ortak evi olan Rusya’nın gelecekte başına geleceklerden biz politikacılar dışında bilimadamlarınında büyük önemi vardır. Onların sözlerinin yapılanmayı sağlayacak  büyük güçleri olmasının yanısıra dağılmayı sağlayacakta gücü vardır. Bütün bunlardan yola çıkarak birincil vazifemiz; Rusya’da yaşayan pek çok farklı ulusun zengin kültürlerinin muhafazası ve aralarındaki birliğin pekiştirilmesi yönünde elimizdeki bütün olanakları kullanmaktır.

Kuzey Kafkasya’ya yönelik söyleyecek olursak, Rusya’nın en güzel bölgelerinden, en muntazamlarından olması için hepimiz güçlerimizi birleştirelim.

Beni dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Adigey’in Başkanı konuşmasını bitirdiğinde, ona birtakım sorular sordular. Konferans katılımcıları THAKUŞINE Aslan’ın bölgelerin ekonomilerinin Federal Merkez’e çok bağlı olması hakkındaki görüşlerini öğrenmek istediler.

– Sorunuz karşısında hayrete düşmüyorum. Kuzey Kafkasya’nın maddi yardıma bağlı olduğunu basın bıkmamacasına dile getiriyor. Bu arada Rusya’nın bütün bölgelerine bütçe transferleri yapıldığını da belirtmekte fayda var, aynı zamanda doner bölgeler olarak isimlendirilenlerinde bu kapsamda olduğunu söylemeli. Örneğin Güney Federal Okrugu’nunda bütün bölgeleri maddi yardıma bağlılar. Adigey son üç finansal yılın değerlendirmelerine göre bütçesinin yüzde yirmisini kendisi karşılarken bu oranı yüzde 60’a çıkartan 43 bölge arasına girdi. Bu arada şunu da belirtmekte fayda var, Güney Federal Okruğu’na bağlı olan, komşumuz Astrahan ve Rostov diyarları ile Krasnodar eyaleti de bu grupta yer alıyor.

Adigey’in maddi yardım almayan bölgeler arasına giremeyecek oluşunun da belirgin sebepleri var. Cumhuriyetimiz tarımsal bölgeler arasında yer alıyor, bütçemizi sağlayan şeyler, tarımsal üretim ve gıda işleyen tesisler, hayvancılık ve tarımsal ürün yetiştirimi. Bu arada cumhuriyetimizin demografik yapısına da değinmek gerekiyor; nüfusumuzun çalışabilecek kesimi sadece yüzde 25’i, diğerleri ya emekliler ya da öğrenciler. Doğru, bazı şeyleri başardık; bu son yıllarda cumhuriyetimize yapılan yardımı yüzde 61’den yüzde 47’ye gerilettik.

Adigey’in başkanının belirttiğine göre, bütçelere yönelik anlaşmazlıkların, sorunların düzeltilmesinin, Kuzey Kafkasya’da toplumsal politik stabilizasyon,  farklı dinlerin mensuplarının arasında anlaşı olması, barış içerisinde bir yaşamın tesisi için devlet politikasına bağlı en önemli ve zamanı gelmiş sorumluluklardandır. Bu gün itibariyle bütçe ilişkilerindeki sistem ülkedeki fedeeralizmin ilkeleri ve ülkenin kalkınması için düşünülen uzun vadeli stratejilere yeterli derecede uyum göstermiyor. Bölge bütçelerine özellikle yerel yönetim bütçelerine pek çok sorumluluk yıkılmış oldu, var olan federal kanunlar, mülken gelir olarak yeterli yapıya sahip olmamalarına rağmen bu sorumlulukları onlara yıkıyorlar. Gelenekselleştiği üzere bölgelerin harcamalarının büyük çoğunluğu bütçesel olarak maaşlara, merkezden belirlenen normlara göre belirli kurallara bağlanan kurumlara vermesi gereken maddiyatla alakalı.Başkan bu konuya ilişkin olarak günümüz itibari ile alınan vergi ve bütçe kanunlarında değişimler yapılması gerektiğini belirterek bunun yanısıra bazı devlet kurumlarının yetki ve sorumluluklarının belirginleştirilmesi gerektiğini de söyledi. Bütçelerin eşit şartlara kavuşturulması için metodolojinin daha düzgünleştirilmesi çağdaş hale getirilmesi gerekiyor ve aynı zamanda bütçeler arasındaki ilişkilerinde geliştirilmesi kesinlikle ihtiyaçtır.

– Kuzey Kafkasya’daki bütün cumhuriyetlerde bütçenin yeterli gelmediği konusuna kanaat getirmeliyiz, bunun yanısıra bölgelerin topladıkları vergilerin yapmak zorunda oldukları harcamalardan çok daha az olduğunu göz önüne almalıyız. Aynı gelir, doğal zenginlik ve ekonomileri yine aynı gelişmişlikte olan bölgelere salınan mülkün farklı farklı olduğunu da belirtmeliyiz. Düzen oluşturma konusunda bunun çalışmak şevkini kırıcı olduğunu da THAKUŞINE Aslan dile getirdiği kendi bakış açısında belirtti.

Adigey’in Başkanı THAKUŞINE Aslan’a cumhuriyetin rüşvet ve yolsuzluk anlamında durumu hakkında da soru soruldu.

– Bizim durumumuz Rusya’nın hazırdaki durumu gibi. Rüşvet-yolsuzluk en çok konut komünal hizmetlerinde, mal -mülk işlerinde, çalışmaların çözümlenmesinde, evrak işlemlerinde, federal ve yerel devlet siparişi işlerin yürütülmesinde, aynı zamanda arazi paylaşım ve dağıtımı işlemlerinde gerçekleştiriliyor. Sağlık sektörü ve eğitim kurumlarını da belirtmek mümkün. Geçen yıl cumhuriyet mahkemelerinde bu türde işlenmiş suçlara ilişkin  26 soruşturma ele alındı. Hiç durmadan bu büyük soruna karşı önlemler içeren çalışmalarda bulunuyoruz, kanunları çağa uygun hale getiriyoruz, bütçe konusunda da aynı şekilde iyileştirmelerde bulunuyoruz. Yaşamsal  alanlardaki rüşvet ve yolsuzlukların azaltılması için 2015 yılına kadar pek çok alanı kapsayan 10 merkez açacağız, bunlardan iki tanesi bu yıl sonuna kadar Mıyekuape kentinde açılacak. Günümüz itibariyle devlet ve yerel yönetimlerdeki böylesi konuları çözümlemeye yönelik sadece bir merkezimiz var ve o da başkentimizde.

Adigey Başkanı THAKUŞINE Aslan’a göreve alınmalarda, kadrolarda cumhuriyette akrabalık-hısımlık ilişkilerinin konumu hakkında da soru soruldu.

– Büyük çoğunluğun düşüncesine göre Kuzey Kafkasya’da makam ve kadroların akarabalık-hısımlık ilişkilerine göre dağıtıldığı kanaati var. Bütün Kuzey Kafkasya hakkında konuşmayacağım, fakat ben kendi çalışma takımımı yeteneklerine göre seçiyorum. Örneğin geçtiğimiz hafta içerisinde kadrolarda değişiklik yapan kararnameler üzerine çalıştık. Aleksey Petrusenke’yi Mıyekuape rayonu idarecisi olarak atadık, cumhuriyetimizde en çok yatırım çeken rayonlar arasında bu rayon yer alıyor, uluslarası öneme sahip olarak inşa edilecek olan Leğo-Nake turistik tesisleri de bu bölgede.  Adigey’in başbakan yardımcısı, cumhuriyetin kurulduğu yıllardan başlayarak ilk defa bir bayan yapıldı. Natalya Şirokova, son beş yıldır cumhuriyet Çalışma ve Sosyal  Kalkınma Bakanlığı vazifesini yerine getiriyordu. Yeni atandığı bu yöneticilik makamında da elde ettiği bu tecrübelerin ışığında faydalı çalışmalar yapacağına güveniyorum. Bu arada son yıllarda Adigey’de idareci olanlar arasında gençlerin sayısının arttığını da söylemekte fayda görüyorum, bu çok iyi bir şey.

Yakınlarda yapılan yerel yönetim seçimleri hakkında da soru soruldu; 8 eylülde yapılan seçimlerin daha öncekilerden farklı olup olmadığı soruldu.

THAKUŞINE Aslan; ‘Seçim kampanyasına 20 partiden 526 aday seçimlere katıldı. 30 kişiden oluşan Mıyekuape Halk Meclisi Milletvekilliği’ne 444 kişi aday oldu. Hiçbir politik parti ve hareket, hiç bir ihlalde bulunmadan seçime katıldı. Bu, cumhuriyette demokrasi ile alakalı etkinliklerin geliştiğini ve yüksek bir seviyede yaşama geçirildiğinin göstergesidir.’ dedi.