Dr.
MEŞFEŞŞÜ Necdet Hatam
Türkiye'deki Çerkes sayısının son dönemlerde çok abartıldığını sizler de
fark etmişsinizdir. Benim okuduğum rekor sayı 10,3 milyondu. Hani on
milyon dolayında dese öyle tahmin etmiş derdim ya çok sağlıklı bir sayım
olmalı dedirtebilmek için olsa gerek küsuratını da veriyor: 10,3 milyon
Bence en sağlıklı tahmin Abhazya savaşına kadar birleşikçiler dahil
hemen her kesin söyleyip yazdığı sayı idi. 1,5-2 milyon.
Bu tahmine nasıl mı gelinmişti?
Şehirleşmenin şimdiki gibi yaygın olmadığı yetmişli yıllarda yapılan
nüfus sayımında 750 bin dolayı bir sayı bulunmuştu. Bir o kadarının da
kentlerde olduğu varsayılmış isteyenlerin ekleyebilmesi için de 500 bin
üzerinde durulmuş ve tahmini sayı çok uzun yıllar 1,5-2 milyon olarak
söylenip yazılmıştı.
Ancak sözünü ettiğim savaşla birlikte sayıyı abartarak birilerini
korkutma yaklaşımı galip geldi, hiçbir bilimsel temel olamadan önce 3
daha sonra da 3,5 milyona çıktı.
Asıl artış Çeçenistan savaşı ile birlikte oldu. Önce bir çırpıda 5
milyon daha sonra sırası ile 6, 7 ve nihayet 10,3 milyon..
Ekte verdiğimiz Milliyet’ten aldığımız habere göre ise Türkiye'deki
Çerkes(sayımı yapanlar Adige anlamına kullanmış) sayısı 910 bin. 43 bin
de Abhaz.
Yetmişli yıllar tahmini sayısında sayımı yapanlar Wubıhları hiç
tereddütsüz Adige sayıyordu ve Çerkeslerin sayısı dendiğinde Adige ve
Abazaların sayısı anlaşılıyordu
Amerikan vakfının verdiği sayıda yüzde yüz yanılma payı olsa bile Adige
ve Abaza sayısı 2 milyon dolayında oluyor.
Bu durumda yetmişlerde tahmin edilen sayı en sağlıklı sayı diyebilir
miyiz?
Amerikan Vakfından Etnik Köken Araştırması
Meriç Tofalar - Ankara
Dünya genelinde etnik köken, dil ve din araştırmaları yapan Amerikan
merkezli United States Center for World Mission (USCWM) adlı vakfın
Aralık 2008 verilerine göre, Türkiye nüfusunun yüzde 20.8'ini Kürt
kökenliler oluşturuyor. Araştırmaya göre, Türkiye'de 52.8 milyon Türk
yaşarken, Zazalar ile birlikte toplam Kürt sayısı 15.4 milyon.
Türkiye'de yaşayan Kürt kökenlilerin sayısı ve diğer etnik grupların
nüfusa oranı hakkındaki tartışmalar devam ederken, bir araştırma da
dünya genelinde etnik köken, dil ve din araştırmaları yapan Amerikan
merkezli USCWM isimli vakıftan geldi. Vakfın Aralık 2008 verilerine
dayandırdığı araştırmasında, Türkiye'nin nüfusunun 74 milyon 398 bin 700
olduğu kaydedildi. Araştırmada, nüfusun yüzde 71'ini oluşturan 52 milyon
826 bin kişinin Türk olduğu ifade edilirken, Zazalar ile birlikte
Kürtlerin sayısının 15 milyon 426 bin olduğu belirtildi. Araştırmada
Türkiye'de 1 milyon 313 bin Zaza'nın yaşadığı, Kürtlerin 5 milyon 902
bininin ise Türkçe konuştuğu kaydedildi.
Türkiye'de 1.8 milyon Arap, 910 bin Çerkes, 620 bin Fars, 540 bin Azeri
yaşadığının belirlendiği araştırmada, Türkiye'de 76 bin Ermeni, 28 bin
Süryani, 14 bin Rum ve 13 bin Musevi bulunduğu vurgulandı.
Türkiye'nin nüfusunun etnik köken dağılımı şöyle:
- Türkler 52 milyon 826 bin
- Kürtler 15 milyon 426 bin
- Araplar 1 milyon 839 bin
- Çerkesler 910 bin
- Farslar 620 bin
- Azeriler 542 bin
- Gagavuzlar 410 bin
- Pomaklar 331 bin
- Bulgarlar 328 bin
- Lazlar 151 bin
- Gürcüler 150 bin
- Tatarlar 126 bin
- Boşnaklar 101 bin
- Ermeniler 76 bin
- Karakalpaklar 74 bin
- Arnavutlar 66 bin
- Romanlar 66 bin
- Abhazlar 43 bin
- Osetler 37 bin
- Süryaniler 28 bin
- Rumlar 14 bin
- Museviler 13 bin
- Keldaniler 300
Abzeh
02.01.2009
Merhaba,
Yanılmıyorsam bir başka Amerikan vakfı da Türkiye’deki Adigelerin
sayısını 2 milyon 600 binden fazla vermişti bu sene. Bence 910 bin Adige
çok az. En gerçekçi rakam 2,5 ila 3 milyondur diye düşünüyorum (750
Adige Köyü var).
Ancak bence Adigeler yine tarihte her zaman olduğu gibi yine birkaç
gruba ayrılıyorlar.
1) Kendilerini ilk önce Adige olarak görenler.
2) Kendilerini ilk önce Türk Vatandaşı sonrada Adige olarak görenler.
3) Tamamıyla asimile olmuş ve Adigelikle fazla bir ilişkisi olmayan
"Adige kökenli" Türkler.
Bence ilk grupta en fazla 500 bin insan vardır ki bu nüfusun içinde genç
nüfus azınlıktadır diye düşünüyorum.
Türkiye’de mesela sadece 66 bin Arnavut’un ve 101 bin Boşnak’ın
yaşadığına da inanmıyorum. Zira Balkanlardan yüz binlerce Müslüman
halktan Türkiye’ye göçler veya sürgünler olmuştur ve bu iki halkında
Türkiye’deki nüfusları milyonları geçmektedir.
Yani bu tür araştırmaların ve sayımların ne kadar inandırıcı ve gerçekçi
oldukları açıkça ortadadır diye düşünüyorum.
Saygılarımla
Adigechale
03.01.2009
Sayın Hatam;
Türkiye'deki Çerkes sayısının son zamanlarda abartıldığını
söylüyorsunuz. Peki, tersinin geçerli olacağını neden hatırınıza
getirmiyorsunuz? Siz 1,5 - 2 milyon Çerkes'i makul buluyorsunuz. Türkiye
Cumhuriyeti Milli Güvenlik Kurulu dahi sayımızı aşağı çeke çeke ancak
2,5 milyonda karar kılabilmiş (Bkz:
http://haber.vatanim.com.tr/haberdetay.asp?Newsid=182598&Categoryid=1).
Resmi sayı olan 50 milyon etnik Türk'ün ben nerede yaşadığını gerçekten
merak ediyorum. İyi bildiğim Kocaeli, Yalova, Bursa kasaba ve köylerinde
Türk kökenliler nüfusun 1/3'üne ulaşamazken 101 bin Boşnak sizce de
komik değil mi? Sadece Kocaeli'nde yaşayan Boşnak sayısı bile bu rakamı
bir kaç kez katlar. Bu tutarsızlıklar bile söz konusu araştırmanın
sıhhatli olmadığını kanıtlamaya yetmiyor mu?
Osmanlı nüfus sayımlarına, TÜİK'in istatistiksel verilerine girmeden
basit bir hesaplamayla Türkiye'deki Çerkes nüfusuna ulaşmak zor olmasa
gerek. Prof. Dr. Kemal Karpat'a göre 1860'larda sürgün edilen Çerkes
sayısı 1,5 - 2 milyon civarında. Ruslara göre resmi sayı 500-600 bin
dolayında. Ortalama bir rakam olarak 1 milyon kişiyi baz alır, nüfusun
da 1927'deki ilk nüfus sayımına kadar değişmediğini varsayarsak (1.
Dünya Savaşı ile Kurtuluş Savaşı'nda ölenlerin, 1860-1927 arasındaki
nüfus artışını dengelediği koşuluyla) sağlıklı bir rakama ulaşabiliriz.
Buna göre, 1927'deki TC nüfusu 13 milyon idi. Bunun 1 milyonunun o
tarihte Çerkeslerden oluştuğunu, şu anki Türkiye nüfusunun ise 75 milyon
olduğunu göz önüne aldığımızda 1927'den bugüne ülke nüfusunun yaklaşık
olarak 6 kat arttığını görürüz. Bu hesaplama ile ulaşacağımız Çerkes
sayısı ise 6 milyondur. (Yuvarlamayı ihmal edip 5 milyon 770 bin kişi
diyeyim ki daha inandırıcı olsun:)). Rusların resmi sayıları ile dahi
ulaşacağımız sayı (3 - 3,5 milyon), sizin hayal ettiğinizden epey bir
fazla çıkıyor, nedense.
Benim şahsi düşüncem, nicelikten ziyade niteliğin önem taşıdığıdır.
Bugün 5-6 milyon olan Çerkes sayısının, hızlı asimilasyon süreci
sonucunda zaten bir-iki nesil sonra yüz binlere düşme olasılığı kuvvetle
muhtemeldir. Ancak, anadilde TV - radyo, eğitim vb. konularda TC'de hak
iddia etmek istiyorsak, sayımızın kasıtlı biçimde düşük gösterilmesine
karşı çıkmamız gerekmektedir. Yeri geldiğinde burada her ne kadar
misafir sayılıyorsak da bize sunulan yemeğe her zaman razı olmamalıyız.
Saygılarımla.
Okur
03.01.2009
Şimdi Hatam nüfusu biraz daha düşürebilirse anayurtta daha fazla insan
olduğunu söyleyecek. Sonrası ise malum. :)))
ZemskySabor
03.01.2009
Sayın AdigeCale’nin Türkiye’deki Çerkes (Adige) nüfusunun hesaplanması
konusundaki istatistik hesaplama yöntemine bir parantez açarak
katılıyorum.
1927 den beri Türkiye nüfusu 6 kat artmış olabilir.
Fakat Çerkesler en fazla 3 kat artmışlardır.
Çerkeslerin nüfus artış hızı Türklerin yarısı kadardır. Türklerin nüfus
artış hızı da Kürtlerin yarısı kadardır ancak.
Etrafınızdaki köylerden pay biçin. Ortalama Türkler 17-21 yaşlarında
evlenirken, Çerkesler çoğunlukla 28-32 arasında evlenebiliyor. Türklerde
hane başı çocuk sayısı halen 4-6 arasında değişirken, Çerkeslerde ancak
2-4 olabiliyor.
Bu da demek oluyor ki Çerkesler 100 yılda ancak 3 nesil görüyorlar.
Benim araştırdığım kadarıyla Kafkasya’daki Adigelerin nüfus artış
hızları da bizden biraz fazla olmakla birlikte yinede hemen hemen aynı
oranlarda.
Adigey deki Adigelerin nüfus artış hızı senede %1.8
Çerkesya’daki Adigelerin artış hızı senede %2.4
Kabardey deki Adigelerin artış hızı senede %3.6
Buna mukabil;
Abhazların yıllık nüfus artış hızı %1.1
Karaçay/Balkarların yıllık artış oranı %4.2
Çeçenlerin yıllık artış oranı (savaş öncesi) %4.6
Dağıstanlıların ortalaması ise %5 civarında
İlginç bir rastlantı var ki, doğuya doğru gidildiğinde Türkiye’de de,
Kafkasya’da da halkların nüfus artış hızları çoğalıyor. Dağıstan’da bir
kabile yıllık %6 oranını bile aşmış durumdalar.
Kafkasya’daki Adigelerin ortalama yıllık nüfus artış hızı %2.6 dır.
Bu ortalama artış hızını baz alırsak 1927 de tahminen 1 milyon olan
Türkiye’deki Çerkes nüfusu bugün 3 milyon 100 bin civarıdır.
Yuvarlatılmış bir tolerans payı eklersek Türkiye’deki Çerkes nüfus en
fazla
3 milyon 250 bin, en az da 2 milyon 750 bin civarında tahmin edilebilir.
Benim kanaatim bu yönde.
Abadzeh
03.01.2009
Ben 10’a yakın çalışmayı derledim bir dostumla. Sonuç en az yani asgari
olarak anlaşılmalıdır. Ayrıca köy nüfusudur.
En az 650 bin Kabardey Adige’si ve 520 bin diğer Adigeler, yani köy
nüfusu olarak en az toplam 1 milyon 180 bin Adige var. (Bu köy
nüfuslarıdır ve Kabardeylerin köy nüfusu diğerlerine göre daha
fazladır.)
Köyden kente göç 1980’lerde artmıştır, daha öncesi de vardır.
970 Kafkasyalı köyünün 650 si Adige köyüdür. Bunun yanında 60 Wubıh köyü
ve 158 kadar Abaza köyü, 24 Abhaz köyü vardır. Diğer Kafkasyalı
kabilelerin ise köy sayısı 22 yi geçmemektedir. Çeçenlerin 22 köyü
mevcut.
Saygılar.
Berslan
03.01.2009
Nüfus araştırması yapan arkadaşa tebrikler ve aşağı yukarı doğru bir
oran. Yayınlarsa detayları öğreniriz.
Selamlar.
ZemskySabor
04.01.2009
Sayın Abadzeh, Anadolu’da 650 bin kadar Kabardey Adige’si olması biraz
iddialı bir rakam gibi geldi bana.
Çünkü Kafkasya’da Kabardey Cumhuriyeti’nde yaşayan Adige sayısı aşağı
yukarı bu kadar olması gerekir.
Kabardey Adigelerinin, tıpkı Adigey’deki Bjedugh Adigeleri gibi
çoğunluğu anavatanda kalmıştı. Sürülmemişti.
Adigey’deki 52 Adige köyünün 35’inin Bjedugh köyü olması bu yüzden.
Kabardeylerin köy nüfusu 650 bin derken, peşine diğer Adigelerin köy
nüfusunu 520 binlerde tutmuşsunuz.
Türkiye’deki Adigeler içinde , Kabardeylerimizin nüfusu en çok %10
-%15’dir bana kalırsa.
Telaffuzu yapılabilecek rakam 300-350 bin arasında değişebilir bence.
Sizin dediğinizde mümkündür tabi.
Araştırmalarınızı biraz daha detaylı yayınlar mısınız acaba?
Batıray Özbek
04.01.2009
Sayın Nıbjeğular
Çok olmak ya da az olmak o kadar önemli mi acaba? Bence kalitedir
belirleyici sayısal çoğunluk değil.
İnançtır, iyi organizedir belirleyici olan. Teori üretmekten vazgeçerek
ürettiği teorileri yaşama geçirmektir belirleyici olan. Ne istediğini
bilerek o yolda yapabileceklerini yapmaktır belirleyici olan. Yeryüzünde
iyi organize olmuş toplumlar ve kuruluşlardır başarıya gidenler. Sizler
ne düşünüyorsunuz?
Başarılar…
Maf.
Ğunce
04.01.2009
Mesela kaçımız çok iyi Adigece konuşabiliyoruz, en azından bu uğurda ne
kadar çaba harcıyoruz? Kültürel varlığın temel taşı olan Adigece
hayatımızda ne kadar var?
ZemskySabor
05.01.2009
Kaliteli insan!
Herhalde sağlıklı, sıhhatli anlamına geliyor. Yoksa sapkın Spartalıların
icat ettikleri gibi ya da aynı sapkınlıktaki Alman Nazilerinin
başaramadıkları gibi ya da daha düşük seviyede de olsa Anadolu’da da
hortlatılmaya çalışılan üstün insan arayışlarının bir fikrinin
bir tezahürü müdür?
Kaliteli insandan kasıt, üstün insanlar ve onların üstün körü hizmet
edeceği üstün devletleri mi?
Yok canım, bu çağda hem de. :-)
Bir Çerkes dünyaya bedeldir mi diyeceğiz? Batıray bey?
Misal; Nüfusu 1000 olan bir topluluktan, dünya standartlarında kaliteli
bir müzisyen çıkma olasılığı ile nüfusu 100 bin olan başka bir
topluluktan dünya standartlarında kaliteli bir müzisyen çıkma olasılığı
aynımıdır?
El cevap: Bu iki topluluğun ikisi de dünyalı ise, nüfusu fazla
olan ikincisinden kaliteli bir müzisyen çıkma olasılığı, nüfusu az olana
göre 100 kat daha fazladır.
Fakat ilki dünyalı, ikincisi ise nüfusu daha kalabalık olsa da gaip
aleminde kendini dünyadan soyutlamış yaşayan ama yinede kendini dünya ya
bedel sanan insanların yaşadığı bir ülkede toplanmışlarsa onların işleri
abesle iştigalden öteye gidemez. Nüfus dinamik değil mezamortodur.
Şimdi biz neyi tartışıyoruz: Nüfus bir millerin her şeyidir.
Kaliteli insan deyimi ise yersizdir.
Kaliteli eğitim-öğretim olur, kaliteli yönetim olur, hukuk devleti olur
ki en kalite budur, insanların hastalanmaması için kaliteli sağlık
hizmeti olur... Olur oğlu olur...
İnsanlarının kaliteli işler ortaya çıkartmasını istiyorsan onlara
kaliteli bir hayat vermelisin.
Yoksa doğuştan Süpermanlar ekebilecek tarlamız yok. Kripton gezegeninde
de ışınlama makinesi bozulmuş, dünya ya yeni Süpermanlar
gönderemiyorlar.
Saygılar.
Abadzeh
05.01.2009
Saygıdeğer Batıray ağabeyim,
Kürtler milyonluk nüfusları ile mi yoksa kaliteli bir kaç kişi ile mi bu
yerler geldiler, haklarını almaya başladılar? Cevabı bellidir yani sizin
yorumunuz bu ülkede pek geçerli olmuyor ne yazık ki.
Saygılar
Abadzeh
05.01.2009
Bu konu ile 4-5 yıldır ilgileniyoruz. Az çıkması v.s bizi korkutan bir
şey değildir. Derleme bittiği vakit inşallah detaylı bir bilgilendirme
yapmak arzusundayız. Kabul edip etmemek tabi ki sizlere kalmıştır.
Sayın Sabor, Kabardey Adige’si fazla değildir. Bunlar köy nüfuslarıdır
sadece. 1 milyon 180 bin köy nüfusuna siz en az 2-3 katı oranında şehir,
kasaba nüfusunu eklerseniz sonuç beklenenden fazla çıkacaktır. Önemli
olan Adige ve Abaza oranıdır aslında. Bunu açık bir şekilde görmek
lazım.
Zaten köy nüfuslarını çıkarmak emek dışında zor bir şey değildir. Her
zaman yapılıyor bu resmi sayımlar devlet tarafından. Sayılmayan bir
Çerkes köyü olduğunu sanmıyorum. Tek yapılması gereken köylerin hangi
millete ait köyler olduğunu ortaya çıkarmaktır. Bu da çok basit ve zaten
bizler tarafından biliniyor.
2-3 yılda bir köy nüfusları düşüyor. Çok önceleri yapmak gerekirdi bu
olayı ama yapılmamış sağlık olsun.
Batıray Özbek
07.01.2009
Maf dostlar,
Hiçbir halk diğerinden üstün değildir. Benim kast ettiğim bilgi ve
kültürel davranış ve anlayış biçimleridir.
Maf
Mamij
08.01.2009
Türkleşmiş Çerkeslerin sayısı nedir? Bunu da Kaf-Fed benzeri kuruluşlar
araştırsa iyi olur. Öyle ya, vatandaş anadan babadan, yahut sadece bir
taraftan Çerkes ama ankete verdiği yanıt Türk’üm. Facebook’ta bile
çıkmış; adam iddia ediyor Oğuzlardan geldi soyumuz, diye. Güler misin
ağlar mısın.
Tegulan
09.01.2009
Bende sayıdan daha çok kalitenin daha önemli olduğunu düşünüyorum.
Kalite deyince kastım, doğuştan gelen üstünlük değil, sonradan
kazanılmış donanım konusu ve bu donanımı kendi kültürel kimliğine
yansıtması konusudur. Sayıca çok olabilirsiniz, ancak kültürel donanım
ve bu kültürel donanımı kendi değerleri için kullanma azmi ve bilinci
yoksa kalabalık olmanın bir getirisi olmaz. Tabi ki bir dili ve kültürü
yaşatabilmek için gerekli asgari bir nufusu da koruyabilmek gerekir.
Türkiye Adigelerinin bu günkü sorunu nüfus azlığı değil, öncelikle
kültürünü koruma bilinci sonrada kültürel donanım eksikliğidir.
KUŞHA Faruk Özden
10.01.2009
Pes doğrusu…
İstatiksel bir çalışma üzerine yorum yapacağımıza konuyu nerelere
getirdik.
Öncelikle tartışma adabını bilmiyoruz. İkinci olarak; hepimiz her
konudan haberdarız ve de uzmanız. Lütfen bilenler konuşsun, bilmeyenler
izlesinler.
Hatam, ABD’de yapılan bir araştırmadan söz etti. Daha doğrusu
Türkiye’nin etnik yapısı ile ilgili bir araştırmadan rakamlar aktardı. O
araştırma ile ilgili rakamların yanlış olduğuna dair görüşler ileri
sürdüler. Katılıyorum. Mesela Karakalpaklar 74 bin olarak söylendi.
Bence o kadar sayı sadece Sivas’ta var. Kars, Ardahan, Ağrı illeri
hariç.
Bazı arkadaşlara Kabardey nüfus fazla geldi, derken iş ‘’Ruslarla kim
daha fazla dövüştü’’ye dönüştü. Bu arada Kabardeylerin zorunlu veya
isteyerek göçü başka bir başlık altında devam ediyor.
Çerkes nüfusun tespiti çalışmasını bir aşaması olarak Uzunyayla.com da
Türkiye’deki Çerkes ve diğer kardeş halkların köyleri ile ilgili bir
çalışma var. Mangalda kül bırakmayanlar haberiniz var mı?
Haberiniz varsa kendi köyünüz veya komşu köyleriniz ile ilgili bir
çalışma yaptınız mı? Kendi sülale adınız geçmiş mi, köyünüzdeki diğer
sülalelerin adları tam ve doğru mu?
Haydi ne bekliyorsunuz.....
Tegulan
10.01.2009
И лъэпкъ хабзэбзыпхъэм шэнхабзэм хуэлъэу, ар зэрихъуымэным хуэгуызавэ
мыхъуа нэужък1, ц1ыху бжыгъэк1э куэд ухъуыным къык1ын щ1агъуэ щэ1экъым.
Пэжщ, зы лъэпкъым и бзэ и хабзэбзыпхъэр ф1эмк1уэду, зэп1эзэрыту дунейм
тетын щхьэк1э 1эмалыншэу зы ц1ыху бжыгъэми нэсын, а бжыгъэри ихъуымэн
хуейщ, арщхьэк1э нобэ тыркуым щыпсоу адыгэхэм бжыгъэ проблэмкъым я1эр,
ат1э, хабзэбзыпхъэ гуыкъеуэ и1эу ик1и ар къызэригъэу1ыщ1эным
хуыщ1экъуу,абы и гуащ1э хилъхьэу, зэгъэу1уауэ, зэдэщ1ыгъуу
зэдэлъжъэнращ.
Abadzeh
10.01.2009
Kuşha Faruk Bey, nerden biliyorsunuz Uzunyayla.com'un nüfus çalışmasını
okumadığımızı?
Yapılan onlarca araştırmanın derlemesini yayınlayacağım dedim ve bir kaç
sonuç bilgisi verdim yukarda. Bu kaynaklar arasında uzunyayla.com'un
belki alıntı belki derleme şeklinde olan nüfus çalışmasından da
yararlandık.
Her şeyi bir siz biliyorsunuz mu sanıyorsunuz kendinizi. Bu ne kendini
beğenmişliktir.
Uydurma veriler sunanları zaten kimse kale almıyor sizin dışınızda. Siz
neden kendinizi harap ediyorsunuz. Bırakın konuşan konuşsun, rezil olan
olsun. Sayın Hatam'ı tanıyan biri herhalde yaşı büyüktür. Büyük ise ona
uygun konuşun, gençleri uygunsuz sıfatlar takarak yargılamayın.
Necdet Hatam
10.01.2009
Тэгуылэн Сикъуэш
Къуажэ хъыбыру къыжып1ыжар куэду сигу рихьащ. Тхьаразы пхуэхъу.
Уи адресэр нэптхымэ сигуапэщ..
узынщу...
нэждэт
ZemskySabor
10.01.2009
Sayın Abadzah; bırakın siz onu bunu. Laf söylemekle bir şey
anlatamazsınız.
Derleme çalışmalarınız bittiğinde, elde ettiğiniz sonuçları yayımlayın.
Vaktinizi boşa harcamayın.
Gerisi boştur. Reel sonuçlar üzerine konuşalım.
Bende gerçekten merak ediyorum bu konuyu.
Uzunyayla.com’daki köy listelerinde benim bulunduğum yörede 11’i Çerkes
olmak üzere, 17 Kafkas kökenlilerin köyü var kabul edilmiş fakat yazılan
köylerin 4’ü zaten Kafkas kökenlilerin değil.
Saygılar.
Tegulan
11.01.2009
Зуызхьэн Нэдждэт ХЬэтам,
Иджырэкъэс дызэрымц1ыхуауэ щытми,лъэпкъ гуыкъеуэ уи1эуэ уызэрыщытым
щысыщыгъуазэщ,уи ф1ыц1э куэдрэ зэхызох. Дызэрыц1ыхумэ сэри си гуапэщ.
Тэгъулан Екъуб
tegulany@gmail.com
KUŞHA Faruk Özden
12.01.2009
Sayın Abadzeh,
Yine ne söylediğimi anlamamışsın. Uzunyayla.com’da nüfus çalışmasıyla
ilgili çalışmadan söz etmedim. Türkiye’deki Çerkes ve diğer kardeş
halkların yerleştiği köyler ve köylerde oturan sülalelerle ilgili bir
çalışmadan söz ettim.
Eğer nüfus ile ilgili bir çalışma yapacaksan köyleri ve köylerdeki
sülaleleri temel almalısın.
Senden yaşça büyüğüm, amacım sana hakaret etmek veya çalışma
motivasyonunu engellemek niyetin de değilim. Ancak her şeye balıklama
atlamak, bütün konularda bir şeyler söylemek çalışma değildir.
Her şeyi biliyorum diye bir ukalalığım olduğunu veya ukalaca tavır
takındığımı zannetmiyorum. Bizim tavrımızı bir büyüğünün uyarısı olarak
farzet.
Adigeler de bir söz vardır. Türkçe ye çevirmeye çalışayım: "Önce düşün,
sonra konuş. Önce bakın, sonra otur."
Bütün hayatımızda rehberimiz aklımız olmalıdır.
Yine başa dönüyorum.
Nüfus ile ilgili çalışmada köyleri temel alırsak; köylerde yaşayan,
ayrılan kaybolmayan sülaleleri tespit edersek oradan sayı daha kolay
bulunur. Bunun dışında yapılacak hiçbir çalışma gerçeğe yakın olamaz.
Buna yakın bir çalışma da 60-70’li yıllardaki Nüfus Sayım istatistikleri
esas alınarak yapılabilir. Onun içinde Türkiye’deki bütün köyleri
isimleriyle bilmek gerekir.
Bizimki yol göstermek veya öndere akıl vermek gibi yorumlamayın. Size
akıl vermek ne haddimize...
Selamlar
Abadzeh
12.01.2009
Zaten öyle bir yöntem uyguluyoruz sayın Özden. Akıl verilebilecek bir
şey değil bu. Kafası az çok çalışan başka yol izlemez zaten. Yinede sağ
olun.
Gerçi herkes kendi yaşadığı il üzerinde araştırma yapabilse bizim gibi
meraklıların yapacak işi olmaz ama bu millet "çok bilmişleri" kendisi
çıkartıyor haberi yok. Herkes üzerine düşen görevi yapsın bize gerek mi
kalır?
Her konuda yorum yapmam neden sorun onu da anlamış değilim. Her konuya
ilgi duyarım Adigelik adına. Bunun neresi kötü? İllaki bilmediğiniz bir
şeyleri ben biliyor da olabilirim. Bu yaş konusunu "bilme" noktasında
kullanmasak güzel olacak. Sizin 20 yılda araştırdığınızı, öğrendiğinizi
ben 5-10 yılda sizden daha fazla çalışarak öğrenebilirim mesela.
Siz hangi konuda ne gibi bir yanlış yapmışım, söz söylemişim onu
söyleyin lütfen.
Saygılar
Abadzeh
12.01.2009
"Çerkes kardeşlerimiz alelacele sıraya girerek taleplerini hükümete
ilettiler. Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Koordinatörü Cumhur Bal,
bakınız ne söylemiş: "Kürtçe yayına başlayan TRT 6'nın adı aslında çok
dilli kanal. Bu kanalın çok dilli hale gelmesi için Kürtçe dışında da
yayınlar yapılması gerekir. Türkiye'de 6 milyon Çerkes var ve Çerkesler
de kendi ana dillerinden yayın izlemenin zevkini alabilecekleri
doyurucu, tatminkar yayınlar izlemek istiyor."
Benim bu alıntı cümlesinde en çok hoşuma giden şey, Türkiye'de 6 milyon
Çerkes'in bulunduğu iddiası oldu sadece. Sayıları abartmayı çok
seviyoruz. Fakat abartılı rakamları üst üste koyunca Türkiye'nin nüfusu
resmi rakamların çok üstüne çıkıp 100 milyonu filan buluyor. O zaman da
Nasreddin Hoca'nın ciğer yiyen kediyi tartması fıkrasında olduğu gibi
böyle rakamlar ileri sürmenin ciddiyeti kalmıyor.
A. Turan Alkan
t.alkan@zaman.com.tr
Ardından bildiğimiz birbirinden güzel Çerkes fıkraları ile konuyu
bağlıyor. Yani demek istiyor ki bu 6 milyon tam bir fıkralık olaydır.
Şimdi bu ağabeyi okuyanlar güler mi bu sözlere, gülmez mi?
Gerçi bu tipler ne dersek anlamazlar. Anavatanda sayımız az diye ne
bağımsızlığı derler? Türkiye’de de sayımız çok diye bu ne abartıdır
derler.
Kafkasyalılar ödeşiyor işte. Abhaz davasında Adigeler nüfusları ile
destek veriyor. Adige TV olayında Adige olmayan halklarda nüfuslarıyla
destek vermiş oluyor. Kafkasyalılık bu olsa gerek.
Açıkça söylüyorum, Kafkasyalılık Kaf-Der’e daha çok yakışıyor. Yiğidi
öldür hakkını ver demişler...
Saygılar
Mahmut Bag
13.01.2009
Selamlar!
Nüfus tartışmalarında niteliğin önemini yadsıyarak, nüfusun niteliğinin
önemine vurgu yapanları ırkçılıkla dahi suçlayan arkadaşların ‘’bir
Einstein, Yaşar Kemal, Hrant Dink vs ile Hitler, Samas vs arasında
hiçbir fark yoktur’’ diyebilmeleri gerekir.
Yine aynı şekilde bu arkadaşların bugün en iyi sinemacıların,
müzisyenlerin, bilim adamlarının, şampiyonların vs Çin’den,
Hindistan’dan degil de daha küçük ülkelerden çıkmasına, bir milyonluk
KBC’den bir olimpiyat şampiyonu çıkarken 70 milyonluk bir ülkeden bir
tek şampiyonun çıkamamasına bir açıklama getirmeleri gerekir diye
düşünüyorum.
Niteliksiz bir niceliğin hiçbir işe yaramayacağını söylersek sanırım
yanılmış olmayız.
Kaf-Fed’in 2000’li yılların başında Çukurova bölgesinde yaptırmış olduğu
bilimsel bir araştırmaya göre anadilini bilen Çerkeslerin oranı yaşlı
kuşaklardan genç kuşaklara doğru çok hızlı bir düşüş göstermektedir. Son
kuşakta ise dilini bilen yok gibidir. Her ne kadar bu araştırmayı
Türkiye Çerkesleri için genelleyebilecek elimizde yeteri kadar veri
yoksa da, yapacağımız ufak bir gözlem diğer bölgelerde de Çerkeslerin
durumunun çok farklı olmadığını gösterir.
Türkiye’den anavatana dönmüş birkaç yüz kişinin kurduğu ailelerden bugün
14 yasinin altında 100’den fazla anadilini konuşan, o dilde düşünen, o
toplumun ruhunu kazanmış çocuğu vardır. Sanırım niceliği milyonlarla
ifade edilen Türkiye Çerkeslerinin bugün; anadilini konuşan 100
çocuğunun olmadığını söylersem yanılmış olamam.
Her fırsatta anavatana ve oraya dönenlere fütursuzca saldıranlar;
Çukurova örneğiyle ortaya konan bilimsel gerçeklere gözlerini kapatarak
hangi soruna çözüm bulmayı düşünüyorlar. Bu sorun için bir çözümleri var
mı? Yok oluşu engelleyip Çerkes toplumunun toparlamasını sağlayacak
çözümleri geliştirip sunacağını Marje’de yazan Kahraman vatandaş
dik duruş dersleri dahil her konuda yazılar yazarken neden verdiği sözü
yerine getirmiyor? (Abazaca soyadı yerine devletin dayattığı Türkçe
soyadını alan dedesi ve bu soyadı kullanıp bütün ezilmişliklerine rağmen
devletten hiçbir hak talebinde bulunmayan birisi nasıl dik duruyormuş
onu da anlayabilmiş değilim).
Kısaca değindiğimiz bu tablo bugün için Türkiye’de ne kadar Çerkes
olduğunu göstermese de yakında ancak tek tük Çerkes’in olabileceğini,
Türkiye’deki Çerkes toplumunun da aydınının da bu tabloyu değiştirme
niteliğinden yoksun olduğunu çok net tartışma götürmez bir şekilde
ortaya koymaktadır.
|