...................
...................
KAFKASYA KABİLELERİNDE ARMA ve DAMGALARA İLİŞKİN HİKAYELER, OLAYLAR

Tl'ap'  El Hac Mustafa Mahir Efendi

Osmanlıca'dan Çeviri: BİDANIKO Mahmut Fidan
Yayına Hazırlayanlar: Dr. Batıray Özbek Yedic, İrfan Genel 14 Ocak 2004
Mısır, 1865 Bulak Matbaası Ethnographie der Tscherkessen, 10 Edingen, 2004

                         
...................
...................

Önsöz

Bjedughlu Tl’ap El hac Mustafa Mahir Efendi’nin seyahatnamesini  sadeleştirmeye çalışarak sizlere sunmaktayım. Kitabın orijinalini damga sayfalarında bir iki sayfa eksiğiyle Antalya/Korkuteli/Yeleme köyünden Kaseyko Aziz Uzun bana gösterince şaşırıp kalmıştım. İlgi ve dikkatle dinlediğim, Adigeler hakkında verdiği bilgilerin kaynağı bu yolla açıklığa kavuşmuş oldu.

Rahmetli Aziz Uzun, "sen bu kitabın değerini bilirsin" diyerek hediye ettikten sonra eksik sayfalarını aramaya başladım. Rahmetli olan T`eşu Yasin Çelikkıran’a kitaptan söz edince, Karamürsel’de oturan saygıdeğer hemşehrimiz Cemalettin Özbay’da bir nüshasının olduğunu söyleyerek fotokopisini gönderdi. Yapıtın eksik sayfalarını ekleyerek tamamladıktan sonra, kitabın fotokopisini yaparak, bir örneğini Aziz Uzun’a geri gönderdim.

Rahmetli Bidanıko Mahmut Fidan eski Türkçe’den sadeleştirerek çevirisini yapmıştır. Bidanıko Adige diline vakıf bir kişi olarak Adige kökenli kelimeleri doğruya yakın telaffuz ettiğine inanıyorum. Latince yazım kuralı olarak Fahri Huaj’ın hazırladığı alfabeyi kullandım. Köln’de yaşayan Kenet İrfan Genel, bilgisayarla son şeklini vererek yayına hazırlamıştır. Görüldüğü gibi bu yapıtta bir çok hemşehrimizin emeği ve yardımları olmuştur. Vefat edenlere rahmet, yaşayanlara da uzun yaşamlarla; Adigece, ‘’tha şöğepsew!’’ diyorum.

Bjedughlu yaşam hikayesini okuyunca, masa başı teorisyeni değil pratik bir araştırmacı olduğunu görüyoruz. Araştırmacılığı kitabına daha çok değer kazandırmaktadır. Kendisini minnet ve rahmetle anıyorum. Onun araştırmacı yolunu takip edenlerimiz olsaydı, diasporada Adige sözlü edebiyatı; Nart destanları, hikayeler, masallar, ağıtlar ve benzeri belgeler diri diri mezarlara gömülmezdi.

Bjedughlu efendinin kitabının daha bir çok hemşehrimizin kütüphanesinde bulunduğuna inanıyorum. Her nedense, yapıt araştırma özelliği veren tekstleriyle birlikte yayınlama gereği görülmemiştir. Acaba neden? İstanbul’da yayınlanan Yeni Kafkas dergisinde sadece ‘’Damgalar’’ yayınlanmıştır. Yayınlayıcı  Vasfi Güsar bey damgaları nereden aldığını ve kendisinin de bazı eklemeler  yaptığını yazmaktadır. Hangi damgaları eklediği ve bilgileri nereden bulduğu gibi önemli bilgileri ise vermemektedir. Benim yaptığım karşılaştırmada Bjedughlu, 242 damga tespit etmiş ve bunların içinde 212’sinin sahiplerini yazmış, gerisini ise bulamamıştır. Vasfi Güsar ise 215 damgayı,  alfabetik sıralama yaparak sahipleriyle vermektedir.

Bildiğim kadarıyla Adige "sülale" adları üzerinde sosyolojik ve etnolojik anlamda bilimsel araştırmalar yapılmamıştır. Hemen hemen herkesin hemfikir olduğu, bir damganın bir "sülaleyi" temsil ettiği şeklindeydi. Bjedughlu’nun araştırmalarını okuyunca bu anlayış ve bilginin yanlış olduğunu görebiliyoruz. Çünkü bir "ailede" kardeşlerin ayrı ayrı damgaları olduğu, gereğinde ekleme ve çıkarmalarla yeni damgaların geliştirilerek diğer kullanıldığını  görmekteyiz.

Zafer Süren (İstanbul 2001) de değerli bir derleme yaptı "Çipxe Kafkas ‘Aile’ Adları" isimli kitabı yayınlandı. Güzel bir yapıt. Kendisini kutlarım. Zeki Süren "aile" sözcüğünü tırnak işaretleri içine alarak kullanması yerinde bir kullanım.

Ayrıca Dr. Otger Wedekind’in (Hannover;1975, Brandzeichen bei Pferden) At Damgaları adlı yapıtının 67-71 sayfalarında yayınladığı Çerkes damgalarını da ekleyerek ilgi duyanların yararına sunmayı yerinde buldum.

Dr. YEDİC Batıray Özbek

.

.

  001- Kırım hanlarının damgasıdır. Sıkke üzerinde kullandıkları budur.
  002- Alışılmış Çerkes ve Bjedugh'lu hanların damgasıdır.
  003- Tloko Muhamkeriy adlı kişinin süt beslemesi tanınmış Han'ın damgasıdır.
  004- Şecray  Han’ın damgasıdır. Besleney’dir.  
  005- Hacmuk Cankılıç adlı kişinin süt beslemesi Azimçeri Han’ın damgasıdır. Tüm Çerkeslerin ittifakı ile bunların her birinin diyeti (kan bedeli) bin insan canıdır.
  006- Abazaların birinci Han’ın damgasıdır. 
  007- Abazaların ikinci Han’ın damgasıdır.
  008- Canbot'un damgasıdır. Kabardey’in birinci beyi ve soyludur. Ve bu kabilenin en ünlü kişisi Kaytuk Aslanbi'dir. Ancak Kabardey, Karaçay ve Balkar gibi çevrede yaşayan kabile ahalisinden vergi almıştır. Kabardey’in bayrağı beyaz kaş (= haç) ortasında ay yıldız resminde kırmızı işarettir.
  009 - Musost, Kabardey’in ikinci bey ve asilidir. Lakin şimdi düşkündür.
 

ileri >>>