...................
...................
ASİMİLASYON HOŞUMUZA GİDİYOR  -2
Kabardey Bey
26 Haziran 2006
                         
...................
 
...................
CircassianCanada Notu: Aşağıda yayınlanan metinler Denetim Kurulu Üyelerimizce denetlenip yayına verilmiştir.
                     

Kabardey
03.07.2006

''Çerkes düğününün en güzeli Düzce'de olur. Bilgilerinize arz olunur. Abaza düğünüyle Çerkes düğünlerini karıştırmayalım. Oradan buradan işitirlerimizle konuşmayalım. Yolunuz düşerse Düzce'ye bir hafta sonu illa ki bir Çerkes düğününe denk gelirsiniz, sonra karar verirsiniz'' diyor sayın Jake Hanan ve ben üstüme alınıp bu sözü Jake Hanan'a yanlışını göstermek istiyorum. K

onunun başlığını dikkatle okuyunuz lütfen. O zaman göreceksiniz ki Abaza düğününden bahsedildiğini. Kurultay Düzce'de yapıldı, dedim. Düzce'deki düğünler demedim ve yazmadım. Ben yinede aynı yazının o ölümünü kopyalayayım sizi yormayım.

"04 haziran 2006 tarihinde Düzce'de bir kurultay yapılıyor ve burada alınan kararlar: Abaza düğünlerindeki köçek, zurna ve davulun kaldırılması."

Gördüğünüz gibi Jake Hanan Düzce'ye, oradaki Çerkeslere, Çerkes düğünlerine olumsuz bir yaklaşım olmamıştır. Oradan buradan işittiklerimizle konuşmayalım dediniz ya. Aynı cümleyi geri alıp birde siz kendiniz yorumlayın. Kim işittikleriyle yorum yapıyor karar sizin.

Sayın Misafir nikli Çörümşekli Hatukuay arkadaş. Yukarıdaki alıntı sizin içinde geçerli. Sizde tam okuyamadınız sanırım. Kabardeyler daha da tutucudur v.s. Sakarya, Hendek gibi yerlerdeki Abaza düğünlerin de geçiyor. Sizin oralarla ilgisi yok. Lütfen yazılanları dikkatli okuyun.
Gereksiz tartışmalara sokmayın bizleri.

Son olarak Sayın Mehmet Demircan. İlk baştaki yazımın şaşırma bölümünü geri alıyorum. Şu andan sonra bu yapılanlara hiç şaşırmadım. Davul da zurna da köçek dte olur bu saat itibarıyla. Sizin gibi her düğüne giden, derneklerde çalışmış biri bu olaya şaşırılmasına inanmıyorsa benim söyleyecek sözüm yok. Bu şaşırma olayını benim diğer yöreleri görmeyişime, oradaki böyle zenginlikleri!! bilmeyişime kısacası cahilliğime veriniz.

Ben bu başlığı burada okuyup yazan bunca aydın (!) neden tepkisiz kalıyor diye yazmış, açmıştım. Tartışma yaratmakla ne ilgisi olabilir. Tartışma yaratan sizlersiniz. Tekrar anladım ki gereksizmiş. Konuya tepkilerden de anlaşılıyor ki ilgilenme gereği duyulmuyor ya da konuyu gündeme getiren Gubate beyin dediği bana hitaben yazdığı gibi "Ayrıca aydınlarımızın veya kendilerini aydın sananların" konu hakkındaki ilgisizliklerinden yakınmışsınız.

Size bu konuda katılıyorum. Fakat şunu da unutmayınız, her bireyin konular ve toplumsal meselelere bakış açısı ve önceliği farklıdır. Demek ki; bu konu öncelik sıralamaların da yok veya sıralama da sonlarda yer alıyor. Bu sizi olumsuz etkilemesin (!) diye yazmıştı.

Sanırım haklıymış Gubate bey.

Selamlar.


Cerpecej
03.07.2006

''Xhabze olmadıktan sonra dil olsa ne olacak?'' Can çıkar, huy çıkmazmış... Dil istedikten sonra öğrenilir, özellikle günümüzdeki şartları görüyoruz ona göre yorum yapalım... Senin, benim olayını bırakalım. Çerkes düğünü şurada iyi, burada kötü olayını bırakalım... Çözüm bulalım... Sorunlar önümüzde... Birlikte bir şey yapmadıktan sonra Uzunyayla iyi Çerkes olmuş, Kahramanmaraş yarım olmuş, orada bitmiş burada bitmek üzereyle ancak ağzımızı yorarız...

Herkes üzerine düşeni yaparsa problemlerimi azaltırız...

Yolunuz açık olsun...


Onur Tok
03.07.2006

Sayın Bırine,

Yazınızı yeni okudum. Dili hafife almayalım, demişsiniz. Üzerime alındım tabii. Alınmadan önce önceki yazıları da okudum başka biri olabilir mi diye. Dil konusunu yalnızca ben yazmışım. Alınmaya devam ettim.

Bakınız, üç satırlık bir yazım var. Konu asimilasyon ve ben şakayla da olsa dil konusunu açmışım. Bunun anlamı şu: Dil konusunun ne kadar önemli olduğunun zaten farkındayım.

Teşekkürler.


Bırine
04.07.2006

Sayın Onur Tok,

Yazım da dilin unutulmaması için, daha doğrusu dilin önemini vurgulamak isterken size herhangi bir gönderme yapmadım. Hatta geriye dönüp ne yazdığınızı okudum. Öyle bir şey olsa dolaylı söylemem, isminize hitaben yazardım.

Sanırım bu konuda anlaşılmayan bir şey yok. "Asimilasyon da çevrenin ve ailenin etkisi adlı araştırma"nıza katkıda bulunmak isterim. Araştırmanızın sonucunu da ilerde bizimle paylaşırsanız ayrıca sevinirim.

Sevgiler.


Onur Tok
04.07.2006

Teşekkür ederim. Biliyorsunuz bir araştırmanın istatiki olarak anlamlı olması için çok veri toplamak gerekir ki, ufak sapmalar araştırmanızın sonucunu etkilemesin. Bana bin kadar iki yaşında ve yalnızca Kabardeyce konuşan çocuk gerekiyor. Elimde bir tane var. Diğerlerini siz temin edebilir misiniz?

Cevabınızı bekliyorum.


Gönen Abzegh
05.07.2006

En güzeli Çerkes boylar arasında, hangi boy ya da boyların (yöre de olabilir) asimilasyona, dejenerasyona boyun eğdiği noktasında tartışma başlatalım. Böylece genlerdeki asi ol, boyun eğme, en harbi Çerkes sensin (hatta en mükemmel insan sensin) dürtüsü ile ortaya atılan nice onulmaz fikir ve çabayla tarihe kültürümüzü kazıyalım. En önemli özelliğimiz olan asilik, başkaldırma, boyum eğmeme gibi vasıflarımızı hatırlayarak geçmişe de selam durmuş oluruz. :)


Bırine
06.07.2006

Sayın Onur Tok,

"Bana bin kadar iki yaşında ve yalnızca Kabardeyce konuşan çocuk gerekiyor. Elimde bir tane var" diyorsunuz. Araştırmanıza saygı duymak, yardım etmek istedim ama yukarıdaki cümlenizi okuyunca, kusura bakmayın da sizi bu konu da ciddiyetsiz buldum.

Katılımcılara saygılarımla.


Onur Tok
06.07.2006

Evet elimde bir tane var ve yakında oda kalmayacak. Sizin anlayacağınız problemin kaynağını bulamadan problem bizi bitirecek. Bin çocuk gerekiyor derken bu bir gerçek, neden ciddiyetsiz bulduğunuzu anlayamadım. Elinizde ne varsa onu verin. Tabii her şeyden önce gerçekten siz ciddi bir insansanız isminizi ve size nasıl ulaşabileceğimizi gelin konuşalım.


Altıdokha Ata
11.07.2006

Yazıları okudum ve inanın birbirimizi birlikte bir şeyler yapmaya davet etmekten ya da sataşmaktan (özür dilerim) başka bir şey yapmıyoruz.

Sizleri asimilasyon veya dejenerasyon konusunda direnişe çağırırken şunu naçizane önereceğim: Bakınız düğünlerimizden ve kaybolan adetlerimizden, dilimizden bahsediyorsunuz. Kimin hangi konuda ciddi olduğunu bilemem ya da kimin gerçekten aydın olduğunu, ancak siz gençler belli şeylere tepki koyuyorsanız. Öncelikle neye karşı mücadele ettiğinize karar verin. Sanırım bunu birlikte yapabiliriz. Kastettiğim şey bir asker mantığıyla düşünmeniz. Bu hedef, bu düşman, bu zararlı diyebilmeniz.

Yani bizim kültürümüzü yok eden nedir, ona bakılmalı. Türk kültürü mü yoksa tüm Anadolu'da etkisini gösteren diğer kültür teleflerinin sebebi olan Amerikan, Anglosakson kültürlerimidir buna karar verilmeli. Ardından, bu kültürleri tanımadan hiçbir şey yapamayacağımızın bilincinde olmalıyız. O kültürleri öğrenmeliyiz.

Köçek de birilerinin kültüründe vardır ve benim de yadırgadığım bu olay birileri için doğal ve gereklidir. Ardından bu kültürün kimler içinde ortak kullanıldığını bulmalıyız. Yani Düzce'de ya da başka bir yerde artık hangi Adigeler bunu kendi kültürü sanmaktadır, tespit etmeliyiz.

Sonuç olarak önerebileceğim en son ve bence en mühim şey şudur ki;en iyi savunma saldırıdır! Ölümüne savunabileceğiniz bir fikriniz, bir inancınız, bir davranışınız varsa onu savunmayın, onunla saldırın! İnandığınız kültürü anlatın ve öğrenin. Başka kültürlerde gördüğünüz yanlışları eleştirmekten kaçınmayın. Bu yeni nesle bir övünç ve bir gurur ve bir hırs olacaktır. Sizler kültürünüzü bir silah olarak, bir güç olarak gördükçe, bunun sizi diğer insanlardan farklı ve üstün kıldığını anladıkça, anlattıkça asimilasyon engellenmiş olacaktır.

Hepinize saygılar.


A.pşaşe
11.07.2006

Maf,

Saldırın!

Evet inandığınız fikirlerle saldırın.

Saldırırken kimseyi umursamayın kalp, gönül inanç, insan dinlemeyin.

Saldırırken en zayıf yanından vurmaya çalışın hatta dışlayın mümkünse. Kendi ailenizde müdahale edemediğiniz şeyler için içinizdeki kini kusun. Saldırırken çoluk çocuk büyük küçük gözetmeyin aman ha! Bu sizi yavaşlatır, insani duygularınıza gem vurun.

Savaştasınız unutmayın. Kısaca vurun, kırın bir dakika bile durup düşünmeden galebe çalmak adına her şey mubah.

Kime karşı, neye karşı?

Nerde sevgi?

Hiç görmedim yolu uğramadı bana peki ya sizde o en önemli yer tutan saygı nerde? Açıklık, netlik, cesaret ve yürek. Sanal Çerkeslik yapanlar vardı boş zamanlarında. Bilmiyoruz neden uğraşırlardı, neye gelirlerdi buraya.

Susturalım dedik ama temkinli saldırdık. Yalnız üstümüze kamuflajları giydik. Hani olurda bir yerde karşılaşırız. :) Yaşasın her şeye değdi ama kurtardık xhabzeyi, Çerkesliği. Asimilasyona dur dedik! ''Thamke şınağa zıhelim,vukitağa helişt.''

Şothej!


Dokuz
11.07.2006

Sayın Altıdokha Ata,

Biraz abartılı geldi bana yazdıkların. Sanki bu dünyada yaşamıyorsunuz. Her milletin kendi kültürü var ve bunu da özgürce yaşaması gerekmez mi?

Bizim kültürümüz yok oluyor, dejenere oluyoruz, asimile oluyoruz diye herkes boğazını patlatıyor. Bundan etkilenmemek için insanlarımız fikirler üretiyor, yazıyor çiziyor, siz ise kültürler arası savaş çığırtkanlığı yapıyorsunuz.

Biraz ağır oldu galiba ama yazma gereği hissettim.

Saygılarımla
.


Dokuz
11.07.2006

Sayın Denetim,

Yazımdan çıkardığınız kelimenin yazımda belirtiğim tehlikenin tam anlamını belirten sözcük idi. Yazımın tam anlam ve içeriğinin değiştiğini düşünüyorum. Bu dünyanın Hitler'den neler çektiğini unutmayalım. İşinizin zor olduğunu biliyorum ve saygılar sunuyorum.

Kolay gelsin, hoşçakalınız.

Denetim Kurulu Notu: Sayın katılımcımız, form kurallarını sık sık hatırlatmaktansa, bazen de böyle oluyor. Hoşgörünüzden dolayı teşekkür ediyoruz.


Çerkes Etem
11.07.2006

Çerkes milliyetperveri olmak hakkında bir kadem bilgisi olmadan bizleri Afrika'yı Amerika'yı, Uzak ve Yakındoğu'yu hulasa tüm dünyayı soykırımlara uğratan, dünyanın çevresini bile çöplüğe çeviren, Hitler'i Churchill'i, Mussolini'yi, Frankoy'u, Aslan Yürekli Richard'ı, Dabulyu'yu, ve onların bölgesel yardakçıları, Stalin, Mao gibi bilumum naşebegu ruhluları yetiştiren vahşilere karşı insani kalplerden yükselen tek ses Adigelikten başka bir şey değilken korkmayın.

Adige ise onlar gibi olmaz Adigelik o yüzden tarih boyunca Adige gibi davranabilen her milletten kimseleri yanına almıştır. Yemuk yapanı da kim olursa olsun kovmuştur. Bu yüzden tüm Avrupa zamanında Çerkesleri tekrar Ortadoğu'ya sürmedi mi? Zalimlerin her zaman karşısında olan bizler değil miyiz? Biz kimseye zulmetmedik. Kimseye de ettirmedik, bizler zulüm gördük, sürüldük durduk. Niye? Haksızlığın karşısında olduğumuz için, Çar'ın hassa alayında olsak da çölde olsak da Ege'de, Kahramanmaraş'ta, Sarıkamış'ta Kafkasya'nın her yerinde, Golan'da Libya'da, her yerde bu böyledir ve böyle devam edecektir.

Çerkesliğin canı, haksızlık karşısında susulduğu an çıkmış demektir. O yüzden kalpten kalbe giden yol xhabze, motoru da dilimiz. En önemlisi birlik sağlayan baş, o yok. Uzuvlar dengeli, hareket edemiyor. Bize başların üstünde bir baş lazım ki, ilerleyelim, kalkabilelim, işleyebilelim.

Başımızdan sinek kovabiliyoruz belki, fakat ejderlere karşı durabilmek gerektiğinde ''dıkalfri dıkuedıjamığuey'' diye ağıt yakmaktan başka bir şeyler lazım bize artık. Bir söz var ya; ''gelin kardeş olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim'' demiyor mu? Birlik ruhunu işletecek bir baş lazım bize.

Saygılar.

Baki ilkselam.


Altıdokha Ata
11.07.2006

Sizin hoşgörü ve anlayış dediğiniz şeyi, ben zayıflık olarak görürken; kesinlikle kastettiğim şeyin fiziksel bir saldırı, faşist bir yaklaşım olmadığını vurgulamak isterim. Kültürümüz elbette çok kıymetlidir ve benim bahsettiğim şey sizin bu kültürün kıymetinin bilincine varıp, bunu savunmanızdır. Sen bir Adige olarak, bir çok kültürün üstünde olduğunu algılamazsan; yarın düğününde köçekler, dansözler oynar, sende alkış tutarsın.

Ucuz münakaşa numaralarını bırakalım lütfen. Kimin Adiyağaya kendini ne kadar verdiğini anlayamaz, bilemezsin. Ben xhabzemin bilincindeyim. Sende yerini bil. Çünkü Adiyağa temelde bir söze dayanır: Adigelik insanlıktır!


Big Brother
11.07.2006

Değerli katılımcılar,

Yüce Denetim Kurulu Üyeleri hepinize merhaba,

Fikirlerin aynası eylemlerdir. Bunun dışında da hiç bir paradigmayı şimdilik kabul etmiyorum. Kendi kültürünü kendi içinde bulunduğu açmazla kısıtlayıp bu da yetmezmiş gibi altından kalkamayacakları tamamen haklı eleştirilere dinsel inanışları katıp demagoji yapan insanlar sadece asimile olduklarını açıkça ilan ederler.

Evet, soruyorum, hangi dille neyi tartışıyorsunuz? Gerçekten kültürünüze bağlıysanız hangi toplumsal göstergede ona ait değerleri ortaya koydunuz? Örneğin, eşiniz sizin kültürünüzden mi? Çocuklarınıza kültürünüz adına ne öğrettiniz? İki sual sormak, ooo yanıt verdiniz çok güzel oldu demek mi Çerkeslik? Başkalarının düğünlerine kendi düğününden hareketle, kültüründen hareketle yorumda bulunanlar kimin kayığına binmişler merak ediyorum.

Fikirleriniz yaptıklarınızla ve yapabileceklerinizle ölçülebilir. Bazı konularda geri dönüşümsüz hata yapanlar HANGİ KONUDA, HANGİ ALANDA BİZLERE FAYDALI OLABİLİRLER? Buyursunlar meydan burada.

Gelecek nesillere, minik dimağlara, tarihe not düşen CC formlarının kara bir leke, kötü bir örnekten öte ne katabilirsiniz ya da bu güne kadar ne kattınız?

Lütfen bu kültürü rahat bırakın.

Sizler yaşantınızla, evliliğinizle bazılarının istediği ideal Çerkes tipi olabilirsiniz. Çerkes'im demekten öte hiç bir icraatı olmayacak olanlar bazılarının gözdesi olabilirsiniz. Ama bu kültürün sizin gibilere tahammülü yok artık. Lütfen bu kültürü rahat bırakın.

Fikirlerinizin aynası olan eylemleriniz nedir, tekrar soruyorum.

Mesela; dil?

Xhabze?

Kültür?

Mantalite?

Bu konularda ne icraatınız var? Kendi dilinizle yazmaya çalıştığınız bir cümlede bile yüce Allah'tan korkmak yerine haşa, yumuşaklık yazan sizlerden mi Çerkeslik öğreneceğiz?

Kültürüm, milli varlığım, merhamet yalvarması kokan bütün sözlerden, insanlıktan sizin elinizde ayak altı edilen sözüm ona insani değerlerden üstündür. Korkarım ki, asimile ile dönüştüğünüz kimlik bile sizlerden rahatsız olacaktır.

Kinim şahsi değil, millidir. En ufak bir kültür değerime gerekirse biri değil binleri feda ederim. Bunun adına siz ne derseniz deyin...

Saygılarımla.

sayfa  1    2    3