Bu yiğitler değişik dönemlerin çocuklarıdırlar, ama
kökleri aynı topraklardan beslenmekte ve birbirlerini
bulmakta, biri öbürünün devamı ve her biri birer örnek
insan olan bu kahramanlar birbirlerinin uzantıları
konumundadırlar.
Bunlar güç ve olanaklarını kendi kişisel çıkarları için
kullanmıyorlar, halkın elindekini yağmalayıp zengin
olmak için çalıp çırpanlardan değildirler, böylesine
amaçlar taşımıyorlar. Güç ve olanaklarını kötüyü
tepeleme, iyiye arka çıkma yönünde kullanıyorlar. Düşman
ordusunun yüz atlısı ile başa çıkmak Aydemirkan
için işten bile değildir, dara düşen (zor duruma düşen)
iki atlı kafilesini korumak, o iki atlı grubunun peşine
düşen düşman ordusu geri püskürtmek Aydemirkan için az
gelir bile. Yeç'enıkolar da çocuk kaçıran ve
insan ticareti yapan derebeylerine (pşı ve verklere)
karşı amansız bir mücadele verirler, kaçırılanları geri
getirir, özgürleştirirler. Türkü (pşınatl/пщыналъ)
şöyle diyor:
"Verzemes'in iyiliği,
Gür otlarınkinden (Гыны уц) daha çoktur,
Yeç'enıkuaye köylülerinin çoğunu,
Atının üzerinde (Шыпшъэрылък1э) geri getiren de o’dur".
Gerek duydukları tarım ürünlerini ve iş aletlerini
yağmalamak için sefere çıkan derebeylerini kararlarından
vazgeçirten kişiler arasında Yeç'enıkolar dışında,
Mafeko Vırısbıy, Hanah'eko Kımkerıy (Kımçerıy)
ve daha başkaları da ünlenmiş olanlardandır. Eski Adige
şarkısında söylendiği gibi: "Verzemes köyde
dendiğinde, Yağmacı hırsızlar" köyü yağmalamaktan
korkuyorlardı. Savaşta karşısına çıkan düşman
savaşçısını, bana mısın demeden, kargısının sivri ucuna
takıp öbür savaşçıya uzatan da odur:
"Dört ok saldı,
Karşısındakinin dik/inat boynunu kırdı,
Debelene debelene onu -atından- alaşağı etti" Verzemes.
(Щэ бзыпл1 рит1упщи,
Ипшъэ гукъэ зэриути,
Пэразэу риутэхыгъ)
Sonunda Veremes öldürücü bir kurşun yedi, ağır yaralı,
"Omuz başı parçalanmış, baldır kemiğinin baş tarafı (копкъышъхьэ)
kopmuş" durumda, atından düşmüş yerde yatarken, atının
üzerinde bir düşman savaşçısı koşup başını uçurmak için
kılıcını çektiği bir sırada, Verzemes eline bir ok aldı,
yayı göbeğine dayayıp oku taktı ve oku düşmanın tam
kalbine çaktı, savaşçı atının kıç tarafından bir çuval
gibi yere yuvarlandı. Atlıya doğru uzandı ve onu
kendisine doğru çekti, onu yastığı yapıp son nefesini
verdi:"Kendim gibi bir yiğidi baş yastığım yapmadan
canımı vermem" (Сэщ фэдэ л1ыхъу симып1эшъхьагъэу
спсэ стынэп" diye annesine vermiş olduğu sözünü de
yerine getirmiş oldu. Bu oluşum şarkıda, yani ulusal
menkıbede de aynen yer aldı:
"Nart benzeri birini başına yastık yapıp,
Yeryüzü aydınlığını terk eden kişi,
Yeç'enıko Verzemes'tir".
(Фэдэ нарт ип1эшъхьагъэу,
Дунэе нэфым ехыжьыгъэр,
-Ек1эНыкъо Орзэмэс).
Küçük kardeşi Temirkan da ağabeyi Verzemes'den
geri kalmamıştır. Şarkıda (ulusal menkıbede) şöyle yer
almıştır:
"Savaşırken göğsü parıldıyor,
Eğeri üzerinde olduğunda kendi parıldıyor,
Düşman yiğitlerinin başını uçuran,
Gömleği zırhtan olan Temirkan'dır".
(Заом хэтмэ ыбгъэгухэр къыфэлыды,
Онэгуми къелыды,
Л1ыхъушъхьэхэр ш1озыгъэк1ыхэрэр,
Темыркъанэ иашъоджан).
Savaş sırasında bir baştan başlayıp öbür başa düşmanı
püskürterek yoluna devam eder, yiğitliğini sergiler,
şarkıda söylendiği gibi:
"Bindiği Talusten’in önüne,
Hiçbir yavuz atlı geçemez,
Dünya aydınlığını terk eden kişi,
Yeç'enıko Temirkan'dır".
(Талъэустэнэу зэрысым,
Зы л1ы ябги щыпамыш1эу,
Дунэе нэфым ехыжьыгэр,
Ек1эныкъо Темыркъан). |