...................
...................
İSLAMİYET Mİ ADİGELİK Mİ?   -3
Hatice Yılmaz
07 Ağustos 2005
                         
...................
 
...................
Kübra
24.08.2005

Sayın Ali İhsan Mihci;

Sanırım beni başka bi Kübra'yla karıştırdınız.

Gideceğimiz yerde hangi milletten olduğumuzu sorduklarını bilmiyordum, anlattıklarınıza göre siz tecrübe etmiş gibisiniz. Aydınlattığınız(!) için teşekkürler. Bir şeyler yazıp yazıp siliyorum. Artık hiç bir şey söylemenin gereği yok galiba. Herkes nasıl biliyorsa, nasıl hissediyorsa öyle davransın. Benim için bu konu burada kapanmıştır.

Saygı ve sevgilerimle... (Yemeği falan yaktığım yok ama galiba buraya bir şeyler yazayım derken gerçekten çok vakit kaybetmişim.)
Şamil
25.08.2005

Sayın Yaşar,

Ben sizden çokta farklı düşünmüyorum ve Müslüman'ım gurbette yaşayan Çeçen kökenli bir Türk vatandaşı olarak bunu da elimden geldiğince sürdürmeye çalışıyorum (önyargınız varsa bunu azda olsa değiştirmek için söylüyorum).

İslam’a burada kimsenin saygısızlığı olduğunu sanmıyorum fakat ben Müslüman'ım diyen bir çok insan ve devlet yöneticilerine karşı eleştirilerim bulunuyor. Günümüz Ortadoğu’sunda ki politik ve son zamanlarda artan sıcak gelişmelerde en kabahatli milletin Araplar olduğunu düşünüyorum ve bu Arap devletlerinin başındaki insanların İslam’ı kendi politik güçleri için kendi halklarına karşı kullandığını düşünüyorum. Mesela Suudi ailesinin (USA’deki yatırımları, araştırın) vs.

Eminim sizde biliyorsunuz ki Müslümanlığı kullanarak çıkar sağlamaya çalışan bir çok insan var.

Bizler ise böyle çıkarlardan haberdar olmayan sadece asimilasyona karşı çırpınan insanlarız.

Ha, şu aklınıza gelebilir ve su soruyu sorabilirsiniz: Bunun için ne yapıyorsun? Bu kendi kendime sorduğum soruyu şöyle cevaplıyorum. 'Kendi çabalarımızla Çeçen yetimlere yardım ediyor, onların eğitimleri için küçük çaplıda olsa arkadaş çevremizde organize oluyoruz'.

Peki ben soruyorum; siz Müslüman yetim Çeçen çocukları için ne yapıyorsunuz ve hiç Türkiye’deki mülteci kamplarını ziyaret ettiniz mi? Müslümanlık adına diyorum Çerkeslik değil sizin açınızdan.

Bizler bunu yaparken de Kafkasyalılığımızı unutmuyor sahip olduğumuz değerleri başka sahip olduğum değerlerle uyumlu bir şekilde yürütüyoruz.

Hal böyleyken genelde kendi halinde yaşayan bulundukları toplumlara zarardan çok katkıda bulunan Çerkeslerin kültürlerini bir Arap’ın, Pakistanlının , Boşnak’ın, Malezyalının yaşadığı gibi yaşaması benim için İslam’a karşı gelmek değil ama benim için ırkçı düşüncelere karşı Kafkasya kültürünü yaşatma mücadelesi (ırkçı Ruslar vs). Bu sadece sahip olduğumuz kültürün yok olmaması için yapılan bir çalışma.

Saygılar.
Kağan Akdoğan
25.08.2005

Merhabalar,

Gerçekten ilginç bir konu ve akla başka sorular da getiriyor. Forumda yazanlardan tamamen bağımsız olarak şöyle sorular da sorulabilir kanımca.

Örneğin bir X şahsı, Müslüman ve Türkiye gibi muhafazakarlığın üstüne şekilci bir Batıcılığın boca edilmesinden doğan karmaşık yapı ve ilişkilerin meydana geldiği bir ülkede yaşıyor. Bu durumda da günlük hayatta inancıyla çelişen pek çok durumla karşı karşıya gelebiliyor.

Merak ediyorum, acaba "İslamiyet'le gündelik hayat çelişiyor, acaba hangisini tercih etmeliyim" gibi bir soru geçer mi aklından? Yani kültüre gösterilen özen, inanca da gösteriliyor mudur? Sanırım iki ihtimal var, ya inandığın gibi yaşarsın ya da yaşadığına inanırsın. (Allah bunu anlar örneğinde olduğu gibi.)

Bence din ve kültür, bizi biz yapan en önemli öğeler ve aynı derecede vazgeçilmezler. (İnananlar için tabii ki.) Eğer aralarında bir çelişki varsa da uzun vadede ortadan kalkar gibime geliyor.

Türkleri ele alalım, bugün İslam'dan bağımsız bir Türk kültüründen bahsetmek çok da mümkün olmasa gerek. Bu o kadar öyle ki yurt dışında "Türk" ve "Müslüman" sıfatları sıklıkla birbirinin yerine kullanılabilmekte. Yani etnik kimlikle din belli bir zaman diliminden sonra birbirinden ayırt edilmez bir şekilde iç içe geçebiliyor ve ikisi de varlığını muhafaza edebiliyor.

Biraz fazla uzatmış olacağım belki ama değinmek istediğim bir kaç nokta daha var.

İslam'ı Arap kültürü olarak tanımlamak kadar haksız bir düşünce olamaz. Bizzat Kuran'a baktığımızda, mesajın muhatabının (ey Araplar gibi ifadeler hiç geçmez, ey inananlar, ey insanlar gibi ifadeler kullanılır genel olarak ya da akletmez misiniz, düşünmez misiniz gibi sorgulamalarla)tüm insanlık olduğu açıktır ve getirdiği kurallar tüm zaman ve mekanlar için geçerlidir.

Bunu böyle ifade ederken bir şeyi ifade etmek gerekli, hiç bir şey zaman ve mekandan bağımsız olarak düşünülemez. Dolayısıyla "Hz. Muhammed bizim zegeslere ne derdi" gibi bir soru, içerdiği anakronizmden ötürü geçersizdir)

Sonuç olarak inananlar, inandığı gibi yaşamakla mükelleftirler. Ama bu sanıldığı gibi kültürden taviz verme ya da onu yozlaştırma anlamına kesinlikle gelmez.

Kölelik konusuna gelince, İslamiyet'in köleliği yasaklamadığı doğru. Ama onun, evrimci mahiyetini düşünürsek böyle bir yaklaşımın daha isabetli olduğunu anlarız. (Sözgelimi içki yasağı 4 aşamada gerçekleşmiştir.)

Çünkü o devirde kölelik, yalnız bir toplumsal yapı değil, aynı zamanda bir üretim tarzıydı. Dolayısıyla bunu kökten kaldırmak o an için ciddi sorunlara yol açabilirdi. Ne var ki İslam, insanları kulluk düzeyinde eşitlemiş ve kölelerin azat edilmesini sıkça tavsiye etmiştir.

Çerkes toplumundaki köleci yapının İslam'la pekiştiğini söylemek de çok doğru olmaz kanımca. Geç dönem Osmanlı toplumsal yapısındaki örneklerse İslam'dan ziyade iktidar ilişkilerinin bir ürünü olsa gerek.

Fazlaca uzun oldu galiba, sabrınız için teşekkürler.
Kabardey Kızı
25.08.2005 13:28:09

Eski çağlardan beri, sadece tartışmayı ilerleten ama noktayla bitmeyen konuları tartışana kadar gelin, kültürümüzü daha iyi bir geleceğe taşımak için beyin fırtınası yapalım..

Din, siyaset bunlar göreceli olduğu için kimseyi ikna edemezsiniz ve konuyu güzel bir şekilde sonlandıramazsınız.. Gelin güzel "nokta"lar koyabileceğimiz konuları tartışalım..

Saygılarımla.
Zeki Yücel
25.08.2005

Sayın Natho,

İslamiyet milletlere değil tüm insanlığa gönderilmiştir. Bunu bile ayırt edemeden insanlara öğütler vermenizi doğru bulmuyorum.
Kudret Yaşar
25.08.2005

Sayın Şamil bey,

İsminiz çok severim hata eğer ilerde bir çocuğum olursa Şamil koymayı düşünüyorum.

İslam devleti yöneticilerine yaptığın eleştirilere katılıyorum İslamiyet’i rant için kullanan insanlar olabilir (ama bu eleştiriyi senden başka yapan yok. Ben görmedim senden başka bunu dillendiren) ama benim söylediklerim bu ranta destek vermiyor.

Aynı çıkarı Çerkesliği veya Çeçenliği kullanarak kullanan yok mu sizce? Şamil bey Çeçen mülteci kamplarından Çeçen yetimlerden bahsettiniz. Benim Çeçenler için yaptıklarımı burada anlatacak değilim ama ben olsam mesela bu ‘’Köy Projesi’’ne harcanan emeğe, maddiyata ve sinerjiye (gerçi benim değil ama daha çok ihtiyaçlı olanlar varken Çeçen yetimler gibi) onun yerine Çeçen yetimlere yardım veya mülteci kamplarına yardım edilse daha iyi olmaz mı (Ruslar bana kızacak yine)?

Bizler ne kadar çırpınsak ta bütün ırklar (evliliklerden dolayı) ve kültürleri de değişime uğrayacak. Bu bir süreç kardeşim (çünkü kültürleri oluşturanlar bizleriz bizlerde sürekli başak kültürlerle alış verişteyiz) ve Çerkes kültürü değişecek. Şimdi dersiniz bu asimilasyon diyeceğiniz ama bence değil. Çünkü bu dünyada yaşıyoruz ve bu dünyanın gerçeği bunun karşısında durabilmek. Bence gerek yok. Çünkü hangi kültürde yaşayacağımı benden başkası karar vermemeli. Eğer ben kaşenliği, zeğesi başka kültürlerle değiştireceksem bunu ben bilirim. Birileri bana bunu dayatamaz. Çünkü bunu değiştirdiğimde Çerkeslikten çıkmam. Çerkes olmamın sebebi Çerkes ana babadan doğmam bu sebepten dolayı Çerkes kültürü bana dayatılan Çerkes kültürü değil de benim yaşadığım kültürdür, Çerkes kültürü. Çünkü bana Çerkesliği veren kültür değil Çerkesliğimdir

Saygılar.
Muratt
25.08.2005

Saygılar,

Öncelikle isteğimi kırmayan yetkililere teşekkür ederim. Yazımın ne kadarının elinize geçtiğini bilmediğim için baştan derliyorum.

Yazıma şu soru ile başlamıştım: Sahip olduğunuz kimlikler sadece bunlar mı? Çerkes ve Müslüman.

Bir birey yaşadığı ortamla ilgili o kadar çok şekillendirici ile kuşatılmıştır ki, bazılarına önemsiz gibi görünen "nüanslar", bazıları için "hayatın anlamı"dır. Cebinizde taşıdığınız nüfus cüzdanından tuttuğunuz takıma, siyasi görüşünüzden yaşadığınız şehre, vs. kadar birçok neden, kendi bilincinizde işlendikten ve özümsendikten sonra değişik sonuçlara dönüşür.

Yasalarla belirlenmiş hareket alanlarına rağmen, zaman zaman birimler arasında bile "yetki" tartışmalarının yaşandığına tanık olmuşsunuzdur ya da duymuşsunuzdur. İşin işine bir de düşünce ve özellikle duygularla örülmüş karmaşık bir mekanizma girince, soru işaretlerinin belirmesi, ikilemlerin yaşanması çok "doğal" bence. Ayrıca xhabze ve şeriata (İslami kurallar bütünü olarak kullanıyorum bu kelimeyi. Tartışma başka yönlere kaymasın diye belirteyim) karşı insanların durduğu değişik mesafeler, kişilik oluşumunda "pozitif bir farklılık" yaratır. Tabi demokratik bir kültürde yaşayan, "hoşgörü" sahibi insanlar için bu saptamalar. Yoksa bu konu ile ilgili standartlar koyup, sonra oturup yemek tarifleri ile görüşleri geyiğe çeviren ka"K"ılımcılar çıkacaktır. (İfadenin yazımında yanlışlık yok redaktör arkadaşlar: Kakılımcı)

Bu iç içe geçmişlik içinde "kantarın topuzu" işlevini, insanın vicdanı yerine getirir. Siz xhabzeye uygun bir eylemden "günah" olduğu için rahatsızlık duyuyorsanız ya da bazı dini vecibeleri "haynape" olarak görüyorsanız; yapmazsınız. Sonuçlarına katlanmak şartıyla.

Tartışılan konuda kimsenin orta yol bulamayacağı, daha doğrusu herkesin orta yolunun farklı olduğu, konu ile ilgili bir başka hanımefendinin bilmem kaç ay önce açtığı "İslamiyet’in Vereceği Artılar" başlıklı sayfaya hala görüş aktarıldığından belli zaten. Bu yüzden uzatmanın anlamı yok.

Bu yılki Uzunyayla Kafkas Festivali'nde, stantları dolaşırken sadece Beşiktaş takımının şapkalarının satıldığı dikkatimi çekti. Fenerli bir arkadaşla bir satıcının yanına yaklaşıp şakalaşmaya başladık. Satıcı arkadaş, Beşiktaş'ın kurucularının Çerkes olduğu konusuna girip, onun için Beşiktaş'ı tutmamızı öğütlediğinde bu telkinin üstünde fazla durmamıştık ama konunun ciddiyetinin farkına şimdi varıyorum. Bu konudan da bir forum konusu olur herhalde:

Adigelik mi, Galatasaray mı?
Hatice Yılmaz
25.08.2005 20:46:49

Ben, okumuş olduğum 58 farklı fikirden cevabımı pekala aldım. Fakat benim tekrar yazmamamın sizi neden bu kadar ilgilendirdiğini anlamadım, konu bu değil ki.

Siz sadece tartışmak istiyorsunuz. İlk yazınızı ciddiye almadım ama bana hakaret etmeye hiç hakkınız yok! zaten her yorumcu kendi seviyesini gösterdi. Size tavsiyem; amacınız yol göstermekten ziyade tartışmaksa size uygun başka siteler var.

Bana cevap verme zahmetine katlanan diğer tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Kafamda bazı şeyler netleşti.

Özellikle sayın Memduh T., M. Emin ve Sayın Tülay Temiz'e teşekkürlerimi sunarım.

Not:
Sözlerim tamamen Sayın Kudret Yaşar beye. Diğer katılımcılara hiç bir eleştirim yok.
Musa Ademey
25.08.2005 21:17:36

Sayın Kudret Yaşar,

Eğer izin verirseniz size bir sorum olacak. Hepimiz Müslüman Çeçenistan'daki savaşa aynı hassasiyette üzülüyoruz. Peki bu savaş Hıristiyan Osetya'da olsaydı aynı Çeçenistan'daki gibi sizde üzüntü yaratır mıydı?

Ayrıca "Köy Projesi"nin amacını anlayarak mı eleştirdiniz?

Saygılarımla.
Kudret Yaşar
25.08.2005

Musa bey kiminle savaştığına göre değişir. (Gelip bizimle Türkiye ile veya Müslüman üçüncü bir toplulukla savaşırsa değişir.)

Ama ne şartla olursa olsun, çocuk ve masum (savaşla alakası olmayan) kadın ve yaşlılara üzülürüm ve her nerede savaş olursa olsun üzülüyorum.

Bu soruyu niye sorduğunu öğrenebilir miyim.

Hoşgeldiniz Hatice Hanım,

Sonunda teşrif ettiniz ben kimseye hakaret etmedim eğer öyle anladıysanız, hakaret anladığınız bütün sözleri üzerime alıyorum ancak

...boş verin zaten sizin amacınızda yol öğrenmek olmuş olsaydı bu cevapları en başta yazardınız ve bu forum daha derli toplu olurdu, birde forumun manasına lütfen lügate bakın tartışma hususunda nereye ve kimin gideceğine sonra karar verelim.

Kağan Bey,

Yazınıza katılıyorum ve yazınızla ilgili (saat geç olduğu için) uzun bir yazı daha sonra yazacağım inşallah.
Natho
26.08.2005

Sayın Kübra

Düşüncelerimin ilginç olduğunu söylemeniz çok ilginç ama acı verici olduğu doğru!

Ben bir ÇERKES olarak sadece AdigeTha'ya inanırım, kim neye inanırsa inansın. Bu yüzden kibirliyimdir.

AdigeTha ölümümüzden sonra sadece Adigeleri hesaba çekecek ve ilk şu soruyu soracaktır. Hayattayken davranışlarınızı biçimlendiren neydi?

Sizin gibi düşünenler muhtemelen; biz biraz Müslüman, biraz Türk, biraz laik, biraz bilimsel, biraz gelenekçi, biraz reformcu, biraz Adige özelliği gösteriyoruz diyeceklerdir.

"Vay geldi onların haline..."
Kübra
26.08.2005

Sevgili Natho;

Size hitaben yazdığım bir önceki yazımda biraz sert bir dil kullanmış olabilirim. Eğer bundan rahatsız olduysanız tüm samimiyetimle özür dilerim. Çünkü öncelikle bir insan olduğunuz için sizi seviyorum, tıpkı diğer insanları sevdiğim gibi.

Ne diyebileceğimi gerçekten bilemiyorum. Bazı anlar var ki; artık söyleyebilecek hiçbir şey kalmıyor maalesef, eğer varsa da ben bunları ifade edecek düzeyde değilim sanırım.

Şimdi yazdıklarım sadece size hitaben değil, benim genel olarak sizin gibi düşünen insanlar karşısında hissettiğim şeyler. Şu anda düşündüklerimi ifade etmek ne kadar zor. Bunların sizde nasıl bir etki bırakacağını hesap etmek ve büyük ihtimalle hiçbir şekilde dikkate alınmayacağını bilerek yine de bir şeyler anlatmaya çalışmak.

Müslümanlık bir millet değildir. Bu yüzden "biraz Müslüman, "biraz Adige" olmak gibi bir düşünce bana çok anlamsız geldi. Ben eğer istersem hem tam bir Müslüman, hem de tam bir Çerkes olabilirim. Zira birini seçmek için diğerinden vazgeçmek gerekmez. Din insanların hayatlarını çekilmez hale getirmek için değildir ki; aksine toplum hayatını bir düzene sokmak, yaşamımızı anlamlı kılmak için vardır. Yani gerçekten söyledikleriniz bana çok anlamsız geliyor. Eğer bir Çerkes için Müslüman olmak bir engelse, neden diğer milletler için de öyle olmasın ki? E o zaman İslam ya da din kavramı nerden çıktı, ne diye hayatımıza karışıyor değil mi? Sizin düşündüğünüz gibi düşünürsek eğer böyle bir sonuca varmamız da çok normal. Merak ettiğim şey şu; siz din kavramına mı karşısınız, yoksa İslam'a mı? Yani eğer burada insanoğluna nerdeyse sınırsız bir hayat vaat eden Hıristiyanlıktan bahsediyor olsaydık yine böyle bir tepki mi verirdiniz?

Son olarak haklısınız sevgili Natho; Müslümanlıktan bu kadar haberdar, bu kadar onun içindeyken, hala hayatımda o kadar eksik var ki; şu anda bile size bir şeylerden bahsederken ne haddime diyerek hicap duyuyorum. O yüzden son derece haklısınız; "Vay geldi benim halime..."

Sevgiyle...
Hatice Yılmaz
26.08.2005

Sayın Kudret Yaşar, hoşbulduk efendim.

Size öncelikle baştan beri rahatsız olduğunuz noktayı açıklamak istiyorum: Bu siteyi yeni gördüm ve uzun zamandır kafama takılmış olan bu konuya sadece böyle bir sitede cevap bulabileceğimi anladım. Tabi aynı zamanda benim gibi Çerkes arkadaşların bu konudaki fikirlerini öğrenmek istedim. Ancak sorumu siteye yazdığım dönem benim için çok karışık ve zor bir dönemdi. Planlarım haricinde gelişen bir nedenle uzun süre internete giremedim. Yinede her durumda sorumun cevabına bakabileceğimi biliyordum. Nitekim öyle de oldu.

Konu hakkındaki tüm görüşleri eninde sonunda okumuş oldum. Neden cevap yazamadığım hakkındaki düşünceleriniz değişmiştir umarım. Sayın Yaşar, eklemek istediğim bir cevap daha var: Ben İslamiyet ve Adigelikten birini seçmek zaten istemiyorum. Sorum belki de birçok kişi tarafından yanlış anlaşıldı. Bu iki kavramı birbirinden ayırmak da zaten saçmalık olur benim için. Sadece çelişen yönleri ve ne yapabileceğimi sordum büyüklerimden. Zaten benim büyüttüğüm kadar büyük bir çelişki de yokmuş. Elhamdülillah Müslüman'ım ve Çerkesliğimden de gurur duyuyorum.
Natho
26.08.2005

Sayın Kübra,

Düşüncelerinizden samimi ve iyi niyetli bir insan (Adige) olduğunuz hissine kapıldım.

"Din toplum hayatını düzene sokmak için vardır" diyorsunuz doğru... Bende diyorum ki hangi toplumu kimin istediği gibi bir düzene sokmak için!

Bugün hayatımızı düzene sokan din var ya! (Ortadoğu’da bunun her çeşidinden bolca bulunur). Gittiği her yerde sağ olsun mükemmel bir düzen oluşturuyor. Zaten Ortadoğu halkları bu dinler coğrafyasında dünyanın en mutlu halkları gibi yaşıyorlar!

Aslında güzel sorular soruyorsunuz ve diyorsunuz ki, "E o zaman İslam veya din kavramı nereden çıktı, ne diye hayatımıza karışıyor?"

Canım kardeşim bu soruyu ben sorsam daha iyi olurdu.

"Din kavramı" insanların bilinemeyene karşı korkularından ortaya çıkartılmış olup, toplumsal sürecin gelişimine göre yönetenler tarafından farklı amaçlar doğrultusunda kullanılmıştır ve hala kullanılmaktadır.

Benim tepkim İslam’a veya Hıristiyanlığa değil canım kardeşim .
Benim tepkim sadece Adige olarak yaşayabileceğimize inanmayanlara.
Benim tepkim arkalarına Hıristiyanlığı, İslam’ı vb. dinleri alarak ve onları yücelterek Adigeliğe hizmet ediyormuş gibi yapanlara.

Benim tepkim ADİĞETHA'dan korkmayanlara!

Sayın Şhafit,

Şıble sadece AdigeTha'nın bir uzantısıdır. Adigeleri korkutmak gibi bir amacı yoktur. O sadece Adigeleri uyarır ve yol gösterir.

Anlaşılan siz Tanrı kavramından sadece korkuyorsunuz.

Sayın Kudret Yaşar,

"ADİGETHA" sadece Adigelerin Tanrı'sıdır. O diğer Tanrılar gibi adından pek bahsettirmez. O kompleksleri olan bir Tanrı değildir. Onun bir din göndermek gibi bir derdi yoktur. (Zaten Adigece "din" sözcüğünün karşılığının olmaması da bundandır.) O sadece Adigeleri korur. Adigelerden Adige gibi yaşamalarını ister. Bu isteğini de Adigelere hissettirir. Zaten bunu sadece gerçek Adigeler hisseder.
Kudret Yaşar
27.08.2005

Milliyetçi bir Tanrı o da Adige mi? Ona Adige dışındakileri Cehennemi'nde yakacak mı? Bir din göndermedi ise sen nerden biliyorsun sana mı vahiy ediyor? Üç semavi din hariç (Müslümanlık, Yahudilik ve Hıristiyanlık dışında) hiçbir dini kabul edemem ve hoşgörü göremem). Bunları açıklarsan sevinirim. İlginç bir konu insanın boşlukta olunca nelere inandığının bir misali.

Sayın Natho,

Ortadoğu'daki barış ortamını olmamasını İslami alaylı bir dil kullanarak ifade etmenizden çok rahatsız oldum. Eğer bu dili değiştirmezseniz bende üslubumu size karşı değiştireceğim bunu bilin. Siz garip bir inanca sahip olduğunuz gibi, tarih de bilmiyorsunuz. Ortadoğu, Osmanlı yıkıldıktan sonra böyle barıştan yoksun ve orada üç dinin barış içinde yaşadığı dönem İslamiyet'e mensup Osmanlı dönemidir. Oradaki kargaşanın sebebi İslami adaletin tesis edilememesinden (kabul etmesiniz de bu böyle tarih bunu ispatlıyor).

Saygılar.
Kübra
27.08.2005

Sevgili Natho;

Öncelikle tartışma çerçevesi içinde bana yaklaşımınızdan ötürü teşekkür ederim. Anlamadığım bir şekilde bu forumdaki herkes Çerkes olduğu halde birbirlerine çok ağır hitaplarda bulunabiliyorlar. Amaç Çerkes kültürünü yaşatmakken bu tür bölünmeler bana çok saçma geliyor.
Din "bütün toplumları", "Allah'ın" istediği bir düzene sokmak için vardır.

Sadece Adige olarak yaşayamamak diye bir şey söz konusu tabii ki olamaz, isteyen elbette öyle de yaşar. Ama hayatında koskocaman bir parça da eksik kalır.

Dini sadece toplumsal bir kavram olarak ele alıyorsunuz, biraz da bireysel olarak değerlendirin. O zaman daha farklı sonuçlara varacağınızı tahmin ediyorum.

Din kavramı insanlar tarafından uyduruldu diyelim. AdiğeTha kimin ürünü o halde? Sonuçta onu da insan olan Çerkesler uydurmuştur ve muhtemelen sizin diğer dinler için söylediğiniz sebeplerden ötürü. Zaten din göndermek gibi bir derdi olmayan bir Tanrı bizleri ne kadar önemsiyor olabilir sizce? Mesela siz söyleyene kadar benim ondan haberim dahi yoktu. Eğer o bana yol gösterecek bir Tanrı'ysa öncelikle kendini bana buldurması gerekmez mi?Ben bir Tanrı'dan bunları beklerim. Siz peygamberi, kitabı daha doğrusu varlığını kanıtlayıcı hiçbir desteği olmayan bir Tanrı'ya mı inanıyorsunuz?

Sevgiyle...
Natho
28.08.2005

Sayın Kudret Yaşar,

Neden sana göre semavi saydığın dinlerin dışında olan dinlere hoşgörü gösteremezmişsin. Örneğin "Buda"ya inananlara saygı göstermeyecek misin? Ya Şintoizm'e, Şamanizm'e inananlara saygı göstermeyecek misin?

Zaten saygı gösteriyor musunuz?

Biz Adigeler birkaç yüzyıldan beri yeni yeni İslamiyet’i tanıdık. Ya öncesi biz ne idik? Ruslar Hıristiyandı bizim nasıl bir dinimiz vardı. Belki de atalarımız saygıyı hak etmiyordu.

Şimdi siz semavi olarak adlandırdığınız dinlere inanmayan herhangi bir Çerkes'e saygı göstermeyeceksiniz mi?

Bak canım kardeşim sen okuduğunu anlamıyorsun herhalde .

Ortadoğu’da var olan kargaşanın nedeni senin gibi bir semavi dine inanan Siyonistlerdir. Benim hiç bir zaman İslamiyet’i alaycı bir şekilde ele almam söz konusu olamaz. Benim yazım Kübra arkadaşımıza bir cevaptı sadece. Kübra arkadaşımız dinlerin düzen ve huzur sağladığını ifade edince, bende haklı olarak ve bütün dinleri kastederek bu düzen ve huzur Ortadoğu’da neden yok dedim...

Alay etme bunun neresinde? Ayrıca siz tarih bilmiyorsunuz demek, ne demek..!

Osmanlı’nın neresi İslami! Birde saygı göstermediğiniz insanlardan açıklama beklemeyin.

Sayın Kübra,

Bu forumdaki herkes Çerkes olmayabilir. Hatırlatmak isterim. Size katılıyorum amaç Çerkes kültürünü yaşatmak olmalı ama bana öyle geliyor ki katılımcılardan bazıları Çerkes kültürünü yaşatmak yerine, kültürümüzde kalan sayılı güzelliklerin bir kısmını daha din adına silmek istiyorlar. Üstelik bunu bilinçli ve bilinçsizce yapanlar açıkça belli oluyor.

Diyorsunuz ki: "Din bütün toplumları Allah’ın istediği bir düzene sokmak için vardır." Burada iki şey var:

Birincisi: Eğer Allah bir din indirmiş ise söylediklerinizin tamamına eksiksiz katılıyorum.

İkincisi: Siz buna inanıyorsanız ve Müslüman'sanız Adige kültürünü hiç yaşatmaya çalışmayın, çünkü olmaz.

Dini bireysel olarak ele aldığımızda bende sizin daha önce ifade ettiğiniz gibi boşlukta kalıyorum (ayrıca inanmadığım şeye zorla inanamam ki). Fakat daha sonraki yazınızda siz önceki söylediğinizin tersini ifade ederek boşluğu sadece din doldurur diyorsunuz. Anlaşılan iyi ve tam bir Müslüman olmanıza karşı hala boşluktasınız.

Gelelim AdigeTha'ya. O nereden çıktı değil mi? Açıkçası onu ben uydurdum. Peki niye mi uydurdum? Çünkü canım öyle istedi. İstesem ona bir kitap, hatta iki kitap beş tanede peygamber uydurabilirdim. Hele bir kaç bin yıl önce olsa herkesi de inandırırdım.

Bu sitede en çok sizi sevdim.

Sağlıcakla kalın.
Musa Ademey
28.08.2005

Sayın Kudret Yaşar,

Benim öğrenmek istediğim de buydu siz olayı sadece İslami esas çerçevesinde değerlendiriyorsunuz biz ise genel olarak değerlendiriyoruz.

Saygılar.
Kudret Yaşar
28.08.2005

Evet sayın Natho,

Saygı göstermeyeceğim , anladığım kadarı ile siz bir Ateistsiniz çünkü ancak bir Ateist din hususunda bu kadar pervasızca konuşabilir. Semavi dinlerin dışındakiler semavi dinler bence saygıyı hak etmiyor. Çünkü hepsi insanların kafasında uydurduğu dinlerdir. Sizin yapamaya çalıştığı gibi neden saygı duymamamı beklediğiniz anlayamadım (semavi dinlerin dışındakilere çok güzel uydurdukları için mi?

Atalarıma gelince; şahsen ben insanın ölçüsü yaşantısıdır derim. Yani bir insanın saygıyı hak etmesi lazım. Sırf benim akrabalığım olduğu için bir insana görü görüne saygı göstermem. Hele birde o insanları hiç görmedi isem yaşantılarında habersiz isem (kaldı ki öz ve öz benim canımdan kanımdan olan insanların yanlış düşünce, davranışlarını ve sözlerini duyduktan sonra dedemin dedesinin dedesine gelene kadar yani atalarıma gelene kadar hiç kimse hiçbir şeyi garanti edemez). Bu sizin içinde geçerli belki o çok övündüğün ataların bir hırsız ve ya katil veya çıkarcının teki. Aynı şeyler benim atalarım içinde geçerli olabilir. Şimdi ben nasıl atalarımın yaptı diye bana dayatılan şeyleri kabul etmemi beklersiniz.

Çerkes’in semavi dinler dışındaki dinlere inanları sırf Çerkes oldukları için mi elbetteki saygı duymam. O zaman her yanlışı yapan Çerkes’i sırf Çerkes olduğu için bağrımıza basalım (ama tahammül edebilirim sonunda ölüm var çünkü herkes hesabı ayrı olacak). Şahsen bende senin gibi din uydurmaya kalksam en sonunda sözü böyle bağlardım.
Hatice Yılmaz
28.08.2005

Kendimi bölücü gibi hissetmeye başladım nedir bu? Sadece yakınımda kimseden alamadığım fikirleri alabileceğimi düşünmüştüm fakat bu arada alabileceğim eleştirileri hesaba katmamışım şaşırdım.

Diğer konu başlıklarında birileri tarafından dahi ismim hiç de hoş olmayan şekilde zikredilmiş. Yine de şöyle garip bir durum var: ben bu sitedeki herkesi (beni eleştirenler dahil) çok sevdim. Hani kan çeker ya onun gibi bir şey. Olumsuz gördüğüm tek durum ise şu: olaylar ve konudan ziyade şahıslara takılıyoruz. Ben kendi adıma bu konuyu açarak kırdığım ya da kırılmasına neden olduğum biri var ise gerçekten çok özür dilerim.

Sayın Kudret Yaşar, belki size de haddim olmayan sözler sarf ettim, polemiğe girdiğim tek kişi siz olduğunuz için sizden özel olarak özür dilerim. Ağabeyinizi de, sizi de çok ciddi söylüyorum, çok sevdim.
Kudret Yaşar
28.08.2005

Musa bey,

Aradaki farkı anlatır mısınız ve hangisi olması lazım?
 
 
Kübra
29.08.2005

Sevgili Natho;

Sizi temin ederim Allah bir din göndermiştir. Umarım şimdi inanıyorsunuzdur. :)

Müslüman'ım elhamdülillah ama bunu Çerkes kültürünü yaşatmaya bir engel olarak görmüyorum. Ben de vaktim oldukça derneğe gidiyorum, düğünlere katılıyorum (eğer Çerkeslik denilen buysa). Daha çok vaktim ve fırsatım olsa dilimizi öğrenmeye de çalışırdım. Ben de bir gün Kafkasya'ya ulaşmak istiyorum. Bu saydıklarım bir Müslüman için mümkün değil mi sizce?

Bence din zaten sadece bireysel olarak ele alınmalı. Zaten toplumsallık ardından gelecektir. Mesela siz kendinizle baş başa kaldığınızda sizi gerçekten seven, O'nun gözünde gerçekten özel olduğunuz, sizin için peygamberler,kitaplar gönderen bir Tanrı'nın olduğu düşüncesinin size ne hissettirdiği önemli. Ben bunu düşündüğümde hiç kimsenin bana O'nun kadar değer vermiş olamayacağını hissediyorum ve bu da beni son derece mutlu ediyor. İşte bu yeterli benim için. Sizin de dediğiniz gibi Tanrı sadece "korku" değildir. Bunun böyle olduğunu söyleyenler de kara cahil dediğimiz türdendir. Tanrı, esasında yalnızca sevgidir...

Bir yanlış anlaşılma oldu sanırım ya da ben anlatmayı beceremedim desem daha doğru olur. Önceki yazılarımı karşılaştırdım ama çelişen bi yer bulamadım ama siz var diyorsanız vardır herhalde. Ancak şunu belirteyim; hayatımız bir puzzle diye düşünürsek din de onun parçalarından biridir ve parçalardan biri eksikse o puzzle beş para etmez.

Açıkçası ben kendimi iyi bir Müslüman olarak göremiyorum, olmaya çalışıyorum sadece. Bu yüzden de zaman zaman boşluklara düştüğüm, kötü zamanlarımda neden ben diye isyan ettiğim çok olmuştur. Ancak o zamanları da seviyorum, çünkü o boşluktan çıkıp normale dönüş cidden muhteşem oluyor, dilerim bir gün siz de yaşarsınız.

AdigeTha konusunda tebrik etmekten başka bir şey düşmüyor bana. :) Düşüncelerinizi güzel ifade ediyorsunuz. Bir kaç bin yıl önce insanları bu konuda kandırabilirdiniz evet, bu da doğru. Keşke insanlar inanmak ya da inanmamak için gerçekten yeteri kadar düşünse değil mi? Eminim siz de buna katılacaksınız.

Sevgiyle...
Kudret Yaşar
29.08.2005

Sayın Hatice hanım,

Sizin hakkınızda kötü ifadeler kullandıysam haddi aşan kelimeler ifade ettiysem daha öncede söyledim üzerime alıyorum ve özür diliyorum hakkınız helal
edin. :)))

Natho bey,

Sizin için aynı şeyleri diyemeyeceğim, ancak dindar insanları rencide etmeyi bırakırsanız bende size karşı üslubumu yumuşatırım. İnanmayabilirsiniz, saygıda duymayabilirsiniz ama rencide edemezsiniz yoksa rencide olursunuz. :(((


CircassianCanada’nın Notu:

Değerli kardeşimiz Kudret Yaşar,

Emin beye yazdıklarınızı ne yazık ki yayınlayamıyoruz. Bizi bu konuda anlayışla karşılamanızı rica ediyoruz. Sizin samimi ve dürüst bir insan olduğunuz konusunda hiçbir kuşkumuz yok. O nedenle yazdıklarınızı yayınlamanın daha iyi olacağını düşündük. Siz değer verdiğimiz bir hemşehrimizsiniz; bundan emin olmanızı rica ediyoruz.

Saygılarımızla.
 
sayfa  1    2    3    4    5    6    7    8    9