ADIGE TARİHİ BİLİM İNSANI: CIME BUBE

MAMIRIKO Nuriyet
Adıge mak, 5 Şubat 2024
Çeviri: HAPİ Cevdet Yıldız

Bugün, ünlü Adıge (Çerkes) tarihçi CIME Bube’nin 95. doğum günü.

CIME Bube 19 -20. yüzyıllardaki Adıgelerin sosyo-ekonomik ve politik tarih ve sorunları inceleyen ve Sovyetler dönemindeki değişimi araştıran ve çözümleyen bir bilim insanıdır. CIME Bube 4 Şubat 1929’da doğduğu Hatığujıkuaye köyü okulunda okurken, öğretmeni çocuğun en sevdiği dersin tarih olduğunu gördü. Çocuğa tarih dersini sevdiren kişi, aslında Adıgey’in sevilen tarih öğretmeni Şevgen Yahya idi. Yahya’nın derse gelmediği günlerde dersi Bube’nin okuttuğu da görülebiliyordu. Yetişkin bir adam imiş gibi öğrenci arkadaşlarına sorular soruyor, sorulan soruları da yanıtlıyordu.

1948’de Maykop’taki Adıge İlköğretmen Okulu’nu, 1950’de de Maykop Eğitim Enstitüsü Tarih Bölümü’nü bitirdi ve tarih öğretmeni oldu. Aynı yıl bir genç tarih öğretmeni Pşıjhable köyü ortaokulunda göreve başladı. Okulda tarih, Sovyetler Birliği Anayasası ile coğrafya derslerini okutuyordu. 1951’de CIME Bube Şevgen rayonu komsomol komitesi birinci sekreteri seçildi, 1953’te Bube’ye partide de görev verildi: Partinin Adıge bölge komitesi müfettişi yapıldı. 1955’te Şevgen rayonuna döndü, partinin propaganda ve ajitasyon bölümü başkanı yapıldı.

1960 yılında CIME Bube Tiflis’e gitti, orada Cavahaşvili adlı Gürcü Tarih Enstitüsü’nde yüksek lisans öğrenimine başladı. Ardından Maykop’a döndü ve partinin bölge komitesi öğretim görevlilerinin başkanı yapıldı. 1967’de “19. yüzyılda Adıgey’de Köylü Hareketi” (Крестьянское движение в Адыгее в XIXв) adlı çalışmasıyla tarih bilimi adayı oldu. 1968’de CIME Bube Adıge Bilimsel Araştırma Enstitüsü tarih bölümü başkanı yapıldı. Her türlü çalışmasını adil ve objektif bir anlayışla yürüttü: Adıge Devlet Öğretmen Enstitüsü Tarih Fakültesi’nin açılmasında önemli bilimsel görevler üstlendi. Araştırmacılar ve öğrencilerle yakından ilgileniyordu. 1987’de “Batı Kafkasya’da sosyo-ekonomik ilişkiler ve sınıf mücadelesi (1867 – 1917)” (Социально-экономические отношения и классовая борьба на Западном Кавказе (1867 — 1917 гг) adlı çalışmasıyla Tiflis’te doktora tezini verdi. Ele aldığı her konuyu derinlemesine araştırıyor, açıklıyor ve görüş belirtiyordu. Böylece CIME Bube’nin adı Kuzey Kafkasya’da ünlenmiş oldu. Çalışmalarına büyük bir değer veriliyordu. Büyük çalışmalarının bir özeti niteliğindeki “19. yüzyılda Adıgelerin sosyo-ekonomik ve politik durumu” (Социально-­экономическое и политическое положение адыгов в XIX в) adlı monografisi yayımlandı.

80’li yılların sonlarında “Kuzey Kafkasya Halklarının Tarihi” (История народов Северного Кавказа) adlı kitabın yayınına katıldı. CIME Bube, kitabın II, IV, X, XI ve XII başlıklı bölümlerini yazdı. O yazılarında 19 – 20. yüzyıl başlangıç yıllarının niteliğini ve neye benzediğini anlattı.  CIME Bube, Adıgey’in tarihini anlatan ilginç özetleme (зэфэхьысыжь IофшIагъэхэр) çalışmalarına aktif olarak katılıyordu. Maykop’ta yaşayan yöre tarihçisi P. F. Kossoviç ile birlikte “Enternasyonalizm bayrağı altında “Ekim Devrimi’nin 79. yıl dönümünü karşılama” (Под знаменем интернационализма (к 79-летию Октябрьской революции) adlı monografi dizisinin ilk bölümünü yazmıştı. CIME Bube’nin çok sayıda yayımlanmış yazısı vardır, bu yazılar Adıge ülkesinin sanayi ve tarımına ilişkindir. Bu yazılarda Sovyetler döneminde Adıgey’in durumu, yaşamın değişik alanlarında gerçekleşen değişim ve başarılar belirtiliyor. Kuzey Kafkasya’da toprağı işlemenin önemi ve tarımı geliştirme konusunda yararlı gördüğü önerileri bu yazılarda yer alıyordu. Adıge ulusunun eski dönemlerde toprağı işleme ve hayvan yetiştirme biçimlerini inceliyor, onları yeni yaşama uyarlıyor ve başarılı teknikler öneriyordu.

Değişik birçok konuda Adıgelere yönelik düşüncelerini açıklarken CIME Bube çok dikkatli ve tutarlı bir dil kullanıyordu.

CIME Bube, 1990’da Kafkasya Savaşı’na ilişkin Koşhable köyünde düzenlenen konferansa katılanlardan biriydi. Rus-Adıge ilişkileri içinde en olumlu olanlarının tutamak yapılmaları ve bu temelde çözümler aranması durumunda ilerleme sağlanabileceğini ve büyük sorunların çözülebileceğini söylemişti. Her bir büyük sorun dikkatle ele alındığında bir çözüm yolu bulunabilir dedi. Ulusal tarihin tekerinin dönüş hızının basit bir gözle görülemeyeceğini, engellerin aşılamayacağını, engellerin ve nedenlerin zamana uygun biçimde araştırılmaları gerektiğini, yılın önceki yılı, yüzyılın da bir önceki yüzyılı izlediği gibi, insan aklının sıradanlığı aşarak, her bir olayı birbirine uyumlu olarak açıklayabileceğini, bunun için de derin ve kararlı bir düşünce platformu oluşturulması gerektiğini söyledi.