YEMUZ Nevzat Tarakçı
Dernekler bilirim; üretken, coşkulu, halkla bütünleşmiş, misyon ve vizyonunun bilincinde.
Dernekler bilirim; ruhsuz, umutsuz, hata sarmalında tükenmiş, tabeladan ibaret…
Üyeler tanırım; duyarlı, samimi, gayretli.
Üyeler tanırım; kültürden uzak, bilinçten yoksun, yorgun, mutsuz, umutsuz, ruhsuz.
Gençler bilirim; dinamik, coşkulu, ufuklu, her şeyin bilincinde.
Yöneticiler tanırım; samimi, sabırlı, anlayışlı, birikimli, babacan.
Yöneticiler tanırım; uyumsuz, ilgisiz, sevgisiz, hırçın, tahammülsüz
“NEXIJ” HATA SARMALINDAYSA…
Nexıj[1] tanırım; bilgi, birikim, hoşgörü ve tevazusuyla toplumuna model olan.
Nexıjlar tanırım; bakışı, duruşu, sesi ve nefesiyle çevresine güven veren.
Çok nexıj tanıdım; önder, lider, tarih hafızası, kültür aynası…
Nexıjlar tanıdım; sevgi dolu, toplumunu sıcacık kucaklayan, herkesçe sayılan, sevilen…
Ama öyle nexjlar da tanırım ki insana, “Keşke tanımasaydım!” dedirten.
Kendisini hep lider, thamade[2] sanan, koca bir ömrü şişkin egosuyla hata sarmalında tüketen.
Sevgi ve samimiyetten uzak, bilgisiz, birikimsiz, mutsuz, huzursuz, hazımsız…
Yaşından başka hiçbir özelliği olmayan ama her zaman her şeye karışan, bulunduğu her ortamda, “Her şeyi en iyi ben bilirim, her konuda son kararı ben veririm!” diyen hatta “xabze” yi ipotek altına alacak kadar küstah ve cüretkâr!
YORULMADINIZ MI?
Halkın kültür okulu sayılan derneği dedikodu mekânına çeviren, halka hizmet etmekle ömür tüketen kişilerin dedikodusuyla beslenenleredir sözüm.
Yıllardır dedikodu yapmaktan yorulmadınız mı?
Dernekten kaçırdığınız o gençleri her gün biraz daha şeytanlaştırmaktan yorulmadınız mı?
Topluma, kültüre katkı sağlayan tüm olumlu icraatları göz ardı edip kişileri yerin dibine sokmaktan, kişilik suikastı yapmaktan yorulmadınız mı?
Gençleri kaçırdınız, duyarlı üyeleri küstürdünüz, topluma derneği terk ettirdiniz hala yorulmadınız mı?
Söyleyin Allah aşkına siz, bu dedikodu ve iftiralarla bu yalan ve dolanlarla şeytanın avukatlığını yapmaktan başka ne işe yarıyorsunuz?
Bitirdiniz derneği, küstürdünüz herkesi ama hâlâ siz kendinizi bulunmaz Hint kumaşı sanıyorsunuz.
Yıllardır dernekte söylediğiniz her şey, yetişkin bir gencin birkaç dakikada söyleyip geçeceği bilgi kadar bile değerli değilken nedendir gençlere düşmanlığınız?
Yeter, yeter, bir anlayın artık!
Bitirdiniz derneği, tükettiniz umudu, kuraklaştırdınız ortamı, yorulmadınız mı, usanmadınız mı?
İnanın halk yoruldu, bıktı usandı sizden, yeter artık, kenara çekilin lütfen!
YÖNETİCİLERİN İŞİ ZOR
Kültür ve sanatın gün geçtikçe daha fazla değersizleştiği, özgürlüklerin her geçen gün biraz daha sınırlandığı bir ülkede dernek yöneticilerinin işi sanıldığından da zor.
Günümüzde bu zora göreve, bu birçok çıkmaz sokağı olan makama talip olmak cesaret ister, yürek ister.
Talip olanları yürekten kutlamak, her konuda yöneticilerin destekçisi olmak gerek.
Çıkmaz sokakların biri, üyelerin ekseriyetinin dernekte bir avuç sevimsiz insanın kurgusuyla dönen dolaplardan, yaşanan pespayeliklerden bıkmış, usanmış olmasıdır.
Üyeler huzursuz ve umutsuzsa, gençlerin dernekle ilişkisi kalmadıysa işte o zaman derneklerin dedikodu ekibine büyük görev düşüyor.
O zaman liyakat göz ardı ediliyor ve yöneticiler, ahbap-çavuş ilişkisi, “Benim köylüm, senin akraban!” basitliği ve kör mantığı ile seçiliyor. İşte o zaman atılıyor başlıyor büyük çürümeye ilk adımlar
DERNEK YÖNETİCİLİĞİ ATEŞTEN GÖMLEK
Ülke, çok zor bir dönemden geçiyor, halkımız da bu zorluklardan fazlasıyla nasibini alıyor.
Günümüzde dernek yöneticiliği, ateşten gömlek!
Nereden bakarsak bakalım, bölünmüş, ayrışmış, kutuplaşmış bir halkla büyük sorunları aşmak çok emek, büyük zahmet ve bir o kadar zaman ister.
Temennimiz; toplumu kucaklayabilecek, derneğe, kültüre, topluma zaman ayırabilecek, samimi, egolarından arınmış, iletişim başarısını önemseyen, uyumlu çalışabilecek ekiplerin oluşması.
Bu köklü kültürün yaşatılması gayretiyle fedakârca nöbet tutan kültür sevdalısı değerli başkan ve yönetim kurulu üyeleri alkışı çoktan hak ediyor.
İŞTE SANA ASIL ÇIKMAZ SOKAK
Seçim dönemidir, bedeni yorulan, gönlü yorulan ama egosu diri, dedikodu yeteneği canlı kalan kesim, yine tüm güçleriyle örerler yeni ağlarını.
Yönetimi oluşturma çabasıyla yine bölerler toplumu, yine küstürürler bir kesimi.
Peki, kimdir bunlar?
Bunlar, güncelden uzak, çağdan kopuk, beden ve ruhları ezberlerine ve şişkin egolarına dolaşmış, adeta derneğin geleceğini teslim almış, din ve kültür baronu kılıklı bir avuç insan…
Bu cinnet durumuna müdahale edilemez, çünkü duyarlı üye sayısı azalmıştır, üyeler yorgundur, tükenmiştir, “Bana ne!” duygusu artmıştır…
Kimi, olup biteni hazmedememiş, kızmış, küsmüş, dernekten kopmuş, uzaklaşmıştır…
Kimi, “Bana ne!” demiş, köşesine çekilmiş olup biteni seyretmektedir.
ALKIŞLAR SİZE
İşte bu duruma düşmüş bir derneğin yönetimine talip olan ekibi/ ekipleri alkışlamak gerekmez mi?
Biz de alkışlayalım ve işbaşına gelen ekibin acil olarak yapması gereken ilk icraatın, bu bir avuç şer gücünü etkisiz hale getirmek, başta gençler olmak üzere küskünleri, kırgınları, ayrıştırılan, kutuplaştırılan kesimi toparlamak olduğunu önemle hatırlatalım.
SAYGI ve SEVGİYLE
Bilgisi, birikimi, sevgisi ve samimiyetiyle toplumunun birliktelik ve uyumu için çaba harcayan saygıdeğer nexıjlarımıza, değerli thamadelerimize saygılarımla…
İyi ki varsınız!
TEMENNİ
Yaşlısı, genci, kadını, erkeği, xabzesi, thamadesiyle hep birlikte tarihine, kültürüne, diline ve kimliğine sahip çıkabilen bir toplum olabilme temennisiyle.
[1] NEXIJ: Genellikle saygın kişiliği olan yaşlı kimse.
[2] THAMADE: Belirli bir görevi yerine getirmek üzere belirli bir misyon ve statü ile seçilerek görevlendirilmiş kişi.