Nart Akhoumsatch

Barışçıl ve iyi niyet taşıyan ülkelerin biz Abhazya’yı bir devlet olarak tanıması bize mutluluk verir…

Kapalılıktan yana değiliz.

Halklarımızın, toplum düzenine ve barışçıl yapısına saygı duyacak her ülkeyle iyi ilişkiler içinde olmak isteriz.

Şimdiye kadar bizi bir devlet olarak tanımış ülkeler var ve hiç de rahatsız değiliz, bilakis müteşekkiriz o ülkelere.

Fakat Türkiye, emperyalizmin bir maşası olarak Ortadoğu, Balkanlar ve de Kafkasya bölgesinde Rusya Federasyonu karşıtı ABD ve NATO’nun projelerini gerçekleştirmek için, emperyalist güçler tarafından görevlendirilmiş misyoner bir ülkedir.

Abhazya’nın Türkiye tarafından tanınması durumunda, şu anda zaten var olan bozguncu faaliyetlerini daha da artırarak toplumsal barışı zedeleyecek seviyelere taşıyacaktır.

Rusya ile olan güzel ve dostane ilişkilerimizi sekteye uğratacak faaliyetlerin ilk adımı olacaktır.
Politik ve ekonomik olarak Türkiye’ye yakınlaşması sağlanarak, Amerikan yanlısı bir politik çizgiye çekilmeye çalışılacaktır.

Abhaz halkını da dincileştirerek bu atmosfere hazırlamaktadırlar zaten.

Diğer taraftan Abhazya halklarının %17’sini oluşturan ve Abhazya’nın bağımsızlığı için şehitler veren değerli Ermeni kardeşlerimizin, canlarımızın huzurunu bozacak şeytanca planları olduğu da aşikâr.

Amaç, Abhazya’ya ırkçılık, dincilik ve ayrımcılığı taşıyarak kaosa sürüklemek, barışçıl toplum yapısını bozmaktır.

Türkiye’nin, emperyalistler adına etkinlik gösterdiği her yerde kaos vardır, istikrarsızlık vardır, ırkçılık ve dincilik vardır.

Hırsızlık, sahtekârlık ve yalan vardır.

Kısa bir zamanda güzel ülkemiz Abhazya’yı tam bir cehenneme çevirirler.

Türkiye, gün gelir Abhazya’yı bir ülke statüsünde tanımak isterse, Abhazya yetkilileri bunu şiddetle ve anında reddetmelidirler.

Türkiye’nin kendi halklarına bir yararı yok ki başka bir ülke halklarına yararı olsun…

Benim önerim, başta politikacılar olmak üzere Türkiye’den gelecek olan statükocu hiç kimseye vize verilmemeli ve Abhazya’ya girişleri yasaklanmalıdır.

Onları toplumumuz için çok tehlikeli görüyorum.

Abhazya’nın değerli yöneticilerini bu konuda bilgilendirmek ve uyarmak gerekir diye düşünüyorum…

Özellikle Türkiye ve Suudiler tarafından desteklenen dinci faaliyetler mercek altına alınmalı ve yakından takip edilmelidir.