Kuban Paul Seauhmann
15.07.2006
Toplu yaşam, ilkel bireylerin çok olduğu yerlerde zordur. Çünkü onlar, her yerdedir.
Sokakta, minibüste, bakkalda, hipermarkette, üst katınızda, alt katınızda, üniversitede kısacası insanın olduğu her yerde görürsünüz.
Çocuk parkında?
Evet orada da görürsünüz.
4 milimlik çelik sacdan yapılmış kaydırağın sigara kağıdı gibi yırtıldığını görürsünüz. İşte ilkel insan oraya da uğramıştır.
Apartmanda oturursunuz. Sabah kalkıp arabanıza binerken kaputun üzerinde sigara izmariti görürsünüz.
Toplu yaşam ilkel bireylerin çok olduğu yerde streslidir.
Yolda yürürken omzunuza çarpar, sonra döner sizi azarlar. ‘’Dağdan mı indin be adam!’’ der kin dolu gözlerle size bakarak. İçiniz içinizi yer ancak yanıt vermezsiniz. Çünkü ilkel insanla kavga etmenin sizi de ilkelleştireceğinden korkarsınız.
Kendi değerleri dışında hiçbir değere saygı göstermez ilkel insanlar. Sürekli yasak koyarlar. Yayılmacı bir anlayışları vardır. Her fırsatta hoşgörüden söz ederler ama karşı görüşleri % 99’larla susturmaya kalkarlar.
Asla tahammüllü değillerdir.
Asla dürüst değillerdir.
Asla vicdanlı değillerdir.
Çünkü; ilkel insan, içgüdüsel davranır. Değerlendirmelerinde mukayese yöntemini kullanamaz. Örneğin, ben eğer biri benim balkonuma halısını silktiğinde nasıl sinirleniyorsam, ben de başkasının balkonuna halı silkmemeliyim diyemez. Aklı bu karşılaştırmayı yapamaz.
Bu nedenle, arabasında yediği yiyeceklerin çöplerini umarsızca yollara atar.
Çağdaş insan, toplumun ortak kullanım alanlarını hoyratça kullanmaz. Kendi evine ne denli titizse dışarıda da aynı titizlikte olur.
İşte tüm bunlar insanları ilkel ve çağdaş diye ikiye ayırır. Bu davranış biçimleri yaşamlarının ayrılmaz parçası olur. Devlet adamı bile olsa, Lenin’in mozolesi karşısında “Lenin’i ölü olarak görmek çok güzel” diyebilir. Ancak biri kendi değerine böyle bir şey söylediğinde kıyameti koparır. İşte ilkellik budur. Bu sözleri ‘’Espri diye söyledim’’ demek ilkelliğin katmerlisidir.
Çevrenizde sıkça görüyorsunuzdur, ilkel insan ve çağdaş insan arasındaki farkı. Bir konu atılır ortaya eğer değerlere ilişkinse; bir taraf değeri tabu haline getirirken, diğeri kendisine yapılmasını istemediğini karşısındakine yapmamaya devam eder.
Pekiyi tüm bunların ışığında, gelecek kimin olacak? Elbette çağdaş insanların. İlkel insan bahçeye izmarit atmaya devam ederken, çağdaş insan toplumun gelişmesi için bilimden sanata her alanda üretmeye devam edecek.
Yukarda yazdıklarımızı xabzeye karşılaştırırsanız Çerkeslerin ne denli çağdaş insanlar topluluğu olduğunu görmüş olursunuz.
Günümüzü sorarsanız durum felaket…
Pekiyi, Çerkes’im deyip çağdaş davranan insan oranımız sizce kaçtır acaba?
% 99?
% 99,9?