YEMUZ Nevzat Tarakçı
Çerkeslerin siyasetle sınavı sürüyor.
Ankara Çerkes Derneği Yaşamkent Sosyal Tesisi, arsası belediyeye ait olan, binası dernek üyelerinin bağışlarıyla inşa edilen bir sosyal tesis.
Binada ve diğer ünitelerde sosyal, sanatsal ve kültürel etkinlikler sürüp giderken, türlü bahanelerle Çankaya Belediyesi, bir oldu bitiyle binayı boşaltmaya geliyor.
Siyasetin çirkin yüzüyle yüzleşen Çerkesler, bu haksızlık karşısında tek yürek oluyor.
Tesis alanında toplanan bilinçli kalabalık, anlamlı, etkili basın açıklamasıyla dik duruşları, gür sesleriyle tepkilerini gösteriyor, haksızlığı haykırıyor!
Çerkes halkının sanıldığı gibi kolay lokma olmadığını anlayan belediye, tahliye işlemini şimdilik durduruyor…
“DARBE DÖNEMİNDE MİYİZ?”
Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Sayın Ömer Atalar’ın şu ifadesi her şeyi özetliyor:
“Bunun emsali yok! Hiçbir sivil toplum kuruluşunun tesisi, polis zoruyla elinden alınmadı. Kapısına polis gönderilmedi… Böyle bir şey yok, darbe döneminde miyiz biz!
ÇERKES HALKININ GÜCÜ TEST EDİLİYOR
Kurum yöneticileri ve duyarlı halkımız işin bilincinde, bu talihsiz olayla toplumumuzun gücünün test edildiğinin farkında.
Çözüm aktörleri, süreç ilerlerken çok hızlı şekilde ilgililerle görüşmeler gerçekleştirdi.
Halk, büyük haksızlığı, sosyal medyada etkili şekilde gündeme taşıdı.
HAZIMSIZ KARANLIK RUHLAR HER ZAMAN OLACAK
Hazımsız, umutsuz, karanlık ruhlar her zaman her yerde olabiliyor.
Bizde de var… Çerden çöpten laflarla yüreklere bileklere basmayı marifet sanan şişkin ego kurbanları elbette olacak.
Halkımız, haksızlık karşısında tek yürek olmuş direnirken tek tük de olsa “armudun sapı, üzümün çöpü” ya da “Gözünün üstünde kaşın var!” kabilinden talihsiz negatiflikler, mızıkçılıklar da yaşanmadı/ yaşanmıyor değil!
Adeta Çerkes toplumunun gücünün test edildiği, herkesin tek yürek olduğu bir süreçte, sorunun çözümü için bireysel ve kurumsal boyutta koşturmalar, yoğun çabalar apaçık ortadayken, ters istikamete koşanlar da bakalım nereye kadar koşacak?
ASLINDA KAZANAN ÇANKAYA BELEDİYESİ
Yuva yıkmaya gelen belediye, aslında çok şey kazandı.
Alanda bağıran, çağıran, hakaret eden yoktu hatta yuva yıkmaya gelenler, güler yüzle karşılandı.
Eğer gelenlerin vakti olsaydı, alanda toplanan halkımız, yuvalarını yıkmaya gelenlere “Bu gelenler misafirimizdir!” diyerek Çerkes yemeği ikram eder, onları en ağırından ağırlardı.
Belediye yetkilileri, belki bugün, bu zarif, bu olgun, bu kadirşinas halkı birazcık olsun tanımıştır.
Aslında kazanan Çankaya belediyesi oldu!
Belediye, kültürü ve kimliği ile huzur içinde yaşamaktan başka derdi olmayan bir halkı yakından tanıdı. Sevgi, saygı, vefa mayasıyla yoğrulmuş, tarihe böyle geçmiş bir halkı!
Sayın Çankaya Belediyesi, o, “savunma açıklamanızdaki” iğrenç ifadelerden de belli, siz bu halkı hiç tanımamışsınız!
Bugün siz kazandınız, böylesi bir halkla yakından tanıştınız, çok şanslısınız, ne mutlu size!
Ama biz de şanssız sayılmayız, biz de sizi yakından tanıdık.
Biz de çok şanslıyız, biz de çok şey kazandık!
DUYARLI HALKIMIZ ALANDAYDI
“Ankara Çerkes Derneği/ Yaşamkent Sosyal Tesisleri” nde yaşanan sıra dışı olayda “Bana da ihtiyaç olabilir!” diyerek olay yerine koşan, orada nöbet tutan, gerektiğinde düşüncesini paylaşan duyarlı yürekler, varlığınız çok anlamlı, çok değerli, iyi ki varsınız!
DARBE GİRİŞİMİ DAHA BİTMEDİ
Umarım, siyasilerle yüzleştiğimiz bu zor sınavda halkımız; söylem, duruş ve üslubuyla kendisine yakışanı yapar.
Umarım halkımız, bu büyük sorun yaşanırken asla siyaset, tarafgirlik ve mezhepçilik yapmaz, çözümden uzaklaşmaz, birbiriyle uğraşmaz!
Değil mi ki bu zor ve hassas süreç, diplomasi ister, soğuk kanlılık ister, güçlü dayanışma ister!
Umarım, dün olduğu gibi bugün de yarın da bu tesiste tarih, kültür ve sanat, hayat bulmaya devam eder
Dilerim günün sonunda aklı selim alkış alır, kazanan halkımız olur!