SİYAH-BEYAZ FİLMLER

KITIJ Cemil Biçer

Birkaç ay sonra 65 yaşıma gireceğim.

Yarım asrı aşkın bu uzun ve meşakkatli yılların ardından baktığımda hayatım, bir sis perdesi üzerinde siyah beyaz bir Yeşilçam filminin fragmanları gibi geçiyor gözümün önünden.

Başrollerini Türkan Şoray ve İzzet Günay’ın paylaştığı 1968 yapımı Yeşilçam filmi “Vesikalı Yarim” beni çok etkilemişti.

Bu film, Sait Faik Abasıyanık’ın “Menekşeli Vadi” hikayesinden Sefa Önal tarafından senaryolaştırılmıştır. Türk sinemasında Yeşilçam klasiği sayılan filmin yönetmenliğini ünlü sinemacımız Ömer Lütfi Akad yapmıştır.

Filmin konusu tamamen gerçek hayattan alınmış ve gerçek mekanlarda çekilmiştir.

Belki de “klasik” olmasının nedeni bu gerçekliliktir. Türk sinemasının en usta oyuncularının da katkısını yadsıyamayız.

Filmin şarkıları zamanın en şöhretli sanatçısı Şükran Ay tarafından okunmuştur. Aradan yarım asra yakın bir zaman geçmesine rağmen hâlâ aynı duygusallıkla dinlerim ve her dinleyişimde gözyaşlarıma hakim olamam, ağlarım…

“Manav Halil kendi halinde yaşayan bir adamdır. Bir akşam arkadaşlarının ısrarıyla gittiği pavyonda şarkıcı olan Sabiha ile tanışır ve birbirlerine aşık olurlar. Sabiha, arkadaşı Müjgan’ın birbirlerine uymadıkları yönündeki uyarılarına rağmen Halil’i evine alır ve beraber yaşamaya başlarlar ancak Sabiha’nın Halil’in yaşamı ile ilgili bilmediği gerçekler vardır…”

İstanbul’un Anadolu lümpenlerinin istilasına uğramadan önceki halini filmde bir görsel şölen olarak izlemek mümkün. İstanbul’un kenar mahalle insanlarının baştan aşağıya “insan kokan” aşklarını iliklerinizde hissedeceksiniz. Değerli arkadaşım senarist Dilek Qudey ne der bilmiyorum ama benim unutulmazlarım arasındadır “VESİKALI YARİM” filmi. İzleyin, seveceksiniz eminim. Hele hayatınızın sisli bulvarlarında yaralı bir aşkınız olmuşsa tekrar tekrar izleyeceksiniz.