ÇERKESLER SİYASETİN NERESİNDE?

YEMUZ Nevzat Tarakçı
09.06.2018

Toplum olarak siyasi duruşumuz belli.

Güvensiz, mesafeli, çekingen…

Peki bu duruş doğru mu?

Halkımızın siyaset sahnesinde daha görünür olması gerekmez mi?

Gerekiyorsa, siyasi duruşumuz nasıl olmalı?

Toplumumuzun, “Ben varım, taleplerim de var, beni ve taleplerimi kimse yok sayamaz!” deme zamanı gelmedi mi?

 

BİZ VARIZ VE BİZ ÖNEMLİ BİR HALKIZ!

Evet, biz varız, çok da önemli bir halkız.

Bu kültür ve bu kimlikle yaşayabilmek için iktidarlardan taleplerimiz de var!

Ey ülkeyi yönetenler, ey muktedirler, bakın biz varız ve önemli bir halkız!

Biz “Çanakkale” de varız!

Biz “Kurtuluş Savaşı” nın her karesinde varız!

Biz, “Sarıkamış” ta varız!

“Samimiyet” te varız.

“Vefa” da varız.

“Sadakat” te varız!

“Renkli kültürümüz, güler yüzümüz” le varız.

Ve siyasette daha görünür olacağız.

Taleplerimizin karşılanması için gereğini yapacağız!

Biz, var olmaya devam edeceğiz!

 

SİYASET ÇERKESLERE DİYOR Kİ…

Siz, dünyaya derneklerinizin küçük penceresinden baktıkça,

Siz, siyaseti bu teşkilatlanma yapınızla seyretmeyi sürdürdükçe,

Siz, bu iri lâflar eden haliniz ve şişkin egolarınızla bir yere varamaz, siyasetin yönetiminde yer alamazsınız.”

Taleplerinizin sıkı takipçisi olmalısınız! diyor.

Hatta şunu da ilave ediyor:

Sevgili Çerkes kardeşler, siz, “Siyasetle işimiz olmaz!” demeye devam ettikçe siyaset de size “Bugüne kadar kâfe çaldınız, haydi şimdi de oynayın biraz!” der.

 

BİZ KENDİMİZİ NASIL ANLATACAĞIZ?

En basitinden, Çerkes toplumunun siyasi otoriteden taleplerini,

Toplumun gücünü, bu ülkeyi yönetenlere kim anlatacak?

Bireyler mi?

Dernekler mi?

Çatı kurumları mı?

 

KAFFED’İN GAYRETİNİ ALKIŞLIYORUM

KAFFED’in son zamanlarda gösterdiği görünür olma gayretini alkışlıyorum.

KAFFED, bu konuda ezber bozuyor.

KAFFED, cesur adımlar atıyor.

KAFFED, ülke gerçeklerine uyandı, uyanıyor!

 

KIYAMETİ KOPARANLAR

Çerkes toplumu olarak ne zaman siyasetin kıyıcığına, çekingen, ürkek küçücük bir adım atsak kıyamet kopuyor.

Bilen de konuşuyor, bilmeyen de…

Yıkıcı eleştirilerin biri bin parça.

Esip gürleyeni mi ararsın,

Mangalda kül bırakmayanı mı?

Vay siz kurum olarak nasıl o partiye gidersiniz?

Neden filan parti derneğe gelir?

Kurum yetkilisi açıklama yapıyor:

Evet, biz kurum üyelerimizi temsilen o partiye gittik.

Toplumumuzun sorunlarını dile getirdik, taleplerimizi aktardık.

Çerkes kültürünü anlattık.

Evet, o parti derneğe geldi.

Onları derneğimizde toplumumuza yakışır, kültürümüze yaraşır şekilde ağırladık.

“Bu köklü ve zengin kültür en büyük zenginliklerimizden biridir.”

“Bu kültür, devlet desteğiyle mutlaka yaşatılmalı.” dedik.

Haydi söyleyin, siz bu ziyaretlerin nesine karşısınız?

Siz nerede yaşıyorsunuz?

Ama eğer yıkıcı eleştiri yapanların amacı, sadece benim destek verdiğim partiye gidilsin, ise

Derneğe ancak benim destek verdiğim parti gelsin deniliyorsa o başka!

 

SÖZÜM ÖZÜ

Bu kültür mutlaka yaşamalı, diyen herkes, dünyanın sadece derneğin küçük, buğulu penceresinden görülen kadar olmadığını çok iyi anlaması gerekir.

Sıcak ilişkiler ve akıllı projelerle, devlet desteği de alınarak bu kültür yaşatılmalı!