KITIJ Cemil Biçer

Jean Paul Sartre’nin “kötü niyet üzerine düşünceler” isimli eserinde satır aralarında rastladığım ve altını kırmızı kalemle çift çizgi ile çizdiğim bir tespitidir konu başlığı olan;

“Her seçiş bir vaz geçiştir” metaforu.

Hem kişisel hem de toplumsal yaşamımızı irdelediğimizde bu özlü deyişin ne kadar yerinde bir tespit olduğunu görürüz.

Hiç bir şey rastlantısal değildir, evrenin oluşumu da buna dahildir, her şey bir sebep-sonuç sarkacında gelişir.

Ülkemiz özelinde yaşadığımız sorunlardan hareket ederek bunu gözlemlemek mümkün.

Bir toplum neye öncelik verirse o olur, neye özendirilirse o gerçekleşir, Bir toplum ne ekerse onu biçer.

Başarı tesadüf olmadığı gibi başarısızlık da tesadüf değildir.” tüm bunlar bir tercihin kaçınılmaz sonuçlarıdır.

Toplumsal tercihlerin istatistik yüzdelerini incelediğimizde bu gün bulunduğumuz noktanın. Sartre‘i doğruladığını görürüz.

Hiç kimse -özellikle de tatlı su solcuları- bunun bir tercih değil emperyalizmin dayatması olduğunu söylemesin.

20 yıllık karanlık dönem toplumsal bir tercihin tezâhürüdür.