POLİTİK PROPAGANDA TEKNİKLERİ ve PSİKOLOJİK SAVAŞ

Serpil Derman Kaya

Bir planın yoksa başkasının planının bir parçası olursun!

Psikolojik Savaş Teknikleri

• Steratejik Amaç
 Düşmanın siyasi, ekonomik, sosyal ve moral bakımından zayıflığı istismar edilerek onun savaş gücünü zayıflatmak. Direniş ve savaş azmini kırmak, morali bozarak manevi çöküntüye uğratmak ve korku duygusu uyandırarak cesaretlerini kırmak.
 Kale ele geçirilirken bir atış yetmez. Binlerce top atışı yapılır, gedik açılır, atışlara devam edilir. Açılan gedik büyütülür ve içeri girilir. Kalenin zayıf yönünü iyi belirleyip o hedefe ısrarla ve tekrarla atışlar yapmak, sonuç olarak direnci zayıflatmaktır.

• Psikolojik Savaş’ta Yöntem:
Çürütme
• Psikolojik Savaş Teknikleri
• Taktik Hedefler
– Toplumda itaat duygusunu arttırmak
– Toplumda nefret duygusunu arttırmak
– Uluslararası ve Ulusal kamuoyunu yanıltmak
• Hedef olarak seçilen ülke ekonomik ve politik yalnızlığa itilir.
– Halkla yönetim arasını açmak
– Komutanları yanıltmak
– Canlı kalkanlar kullanmak
– Kültürel bozulma (çözülme) sağlamak

Çinli General Sun-tzu 2500 yıl önce
• Düşman ülkelerde iyi olan şeyleri gözden düşürünüz
• Düşman ülkelerin hakanlarının başarılarını küçük göstererek şöhretlerine gölge düşürünüz ve zamanı geldiğinde de kendi halkının onları hor görmesini sağlayınız.
• Adi aşağılık kişilerin işbirliğinden yararlanınız
• Düşman halkın kendi aralarında kin, uyuşmazlık ve kavgalarını yayınız
• Hasmınızın geleneklerini gülünç hale getiriniz

• Psikolojik Savaş Saldırı ve savunma silahı:
– Propaganda
– Eğitim
– Provokasyon

• Kullandığı Cephanesi:
– Söz
– Yazı
– Resim
– Broşür
– E-posta şeklinde bilgi

• Amaç
– İnsanları ikna etmek
– İnsanların düşünme şeklini değiştirmek
– Paranoya ve korku dolu bir toplum yaratmak
– İnsanların kendilerine olan güvenini kırmak veya tam aksine aşırı cesaretlendirmek
– Toplumsal kenetlenmeyi azaltmak veya tam tersine toplumu kendi amaçlarını engelleyen birimleri yıkmak için kenetlemek

• Yöntem
– Beyin yıkama

• Kontrollü Gerilim Stratejisi
– Psikolojik savaş yöntemlerinden bir tanesi kontrollü gerilim stratejisidir. Egemenlik duygusu evrensel bir duygudur. Güç odakları bu duygunun etkisi ile ellerindeki kontrolü kaybetmemek için gerilimi artırırlar ve gerilimden çıkar sağlarlar. Potansiyel tehlike olarak algıladıkları tehlikeyi kendi savaş kurallarına çekmeye çalışırlar. Kontrollü gerilim, güçlü tarafın egemenliğini elinde tutmak için geliştirdiği bir yöntemdir, kısa vadede sonuç verir.

• Kutuplaşma yaratmak, kontrollü gerilim stratejisinin temelidir.

• Soğuk Savaş stratejisi de bir tür “kutuplaşma”dır. Ama dünya tek bir egemen gücün kontrolünde değildir.

• Propaganda Türleri
– Beyaz: Açık ve şeffaftır, doğrudur. Doğruyu anlatarak ispatla kendini güçlendirme.
– Siyah: Yanlış bilgi vererek karşıtını yıkmak. Kaynak gizlidir. Hile, entrika, fitne, sinsilik ve sahte delil serbesttir.
– Gri Propaganda: Kaynak belli değildir, yalan veya iftira olduğu da kanıtlanamaz. Ana malzeme “rivayetler”dir. Genellikle doğru bir olaya on tane yalan sokulup muhatabı küçük ve gülünç duruma düşürmek amaçlanır. İnsanların “merak” duyguları kullanılır.
– Silahlı Propaganda: Hak mağduriyeti propagandası sürekli yapılır ve silahlanmanın tek çıkar yol olduğu konusunda kitle iknaya çalışılır.

• Slogan\Taktik\Strateji
• Slogan:
– İş ve amacı tam\kısa\açık anlatan tümce
• Taktik:
– Sloganda belirlenen hedefe kitlenin harekete geçirilmesi
– Gücün ve imkanların belirli hedefler yönünde en elverişli koşullar içinde kullanılması
– Kuvvetlerin değerlendirilmesi
– En uygun hareket tarzının seçilmesi
– Kitlelerden kopmamak \ Kitleyle işbirliği yapmak
– Hedefe varmada kısa vadeli usul\yöntem\manevra
• Strateji
– Taktiğin uzun vadeli planı

• Propagandada 3 unsur
• Propagandayı yapanın yeteneği
• Psikolojik etütün iyi yapılması
– Karşı tarafın psikolojik zayıflıklarının ve güçlü taraflarının iyi analiz edilmesi
• Propagandayı kabul edecek toplumun özellikleri

HATIRLATMANIN PROPAGANDA’DA ÖNEMİ

• Öğrenilmiş Çaresizlik
• Yineleyici Zorlantı
• Şartlı Refleks
• Sisyphus Çabaları
• Realite Körlüğü
• Bunalım-Kriz ve Kurtarıcı (Eşeğini kaybedip bulma)
• Dezenformasyon (örgütlü ve sistemli yalan söyleme)

• Fil Yöntemi
– Fil her gün aynı yoldan geçen bir canlıdır. Fil avcıları yola tuzak kurarak onu çukura düşürürler. Siyah elbise ile gelip iyice döverler. Bir iki gün sonra beyaz elbise ile gelip kurtarırlar. Fil artık onları kurtarıcı gibi görür.
– Toplumu bunalıma sok, sonra kurtar ve kendine bağla.

• Akvaryum Deneyi
– Bir akvaryumun içine balıkları ayıran şeffaf bir paravan konmuş. Balıklar her diğer tarafa geçmek istediklerinde paravana çarpıp geriye dönmüşler. Sonunda paravanın olduğu yeri farketmişler ve çarpmadan kısa bir daire çizmeye başlamışlar. Bir müddet sonra paravan kaldırılmış olmasına rağmen diğer tarafa geçmeyi denememişler.

• Deney: Sosyal Uyum
– Biri habersiz toplam beş kişi bir lobaratuar ortamına alınmış. Uzunlukları aynı olan iki çizgi gösterilmiş. Diğer dört kişi bir çizginin diğerinden uzun olduğunu iddia etmiş ve beşinci kişiye de sıra geldiğinde gördüğü çizgiler eşit olmasına rağmen birinin diğerinden uzun olduğunu ifade etmiş.

• Deney
– Bir kuşu, camdan bir fanusun içine koymuşlar. Havasız kaldıkça dışarı çıkmak için can derdiyle camı gagalayan kuş bir müddet sonra yığılıp kalmış. Hesaplandığında ortaya çıkan sonuç şu olmuş, eğer gagasıyla hep aynı yere vurabilmiş olsaydı çıkabileceği büyüklükte bir delik açabileceği ortaya çıkmış.

• Deney
– 5-6 yaşlarında bir grup çocuğa altın para görünümündeki çikolatalardan eşit olarak dağıtılıyor. Sırası geldiğinde her çocuk çikolatasını alıyor ve hiçbir sorun çıkmıyor. Aynı grup çocuğa çikolatalar 2-3 tane eksik veya fazla dağıtıldığında ise çocuklar arasında kavga ve tartışmalar başlıyor. Adalet yerini bulmadığında kıskançlık, öç alma isteği, düşmanlık başgösteriyor.

• Sorumluluk
• 32 daireli bir apartmanda çığlıklar içinde ve hemen herkesin duyacağı bir biçimde cinayet işleniyor. Kimsenin yardıma gitmediği tespit ediliyor. Psikologlar bu durumu incelemeye değer buluyorlar ve laboratuar ortamında denemeye tabi tutuyorlar. Korku, bana dokunmayan yılan bin yaşasın gibi davranış şekilleri bizi birbirimizden koparıyor.

• Dezenformasyon (Çarpıtma)
– 1991 Körfez Savaşı, bir karabatak… 1991’de çöl fırtınası operasyonu öncesi petrole bulanmış karabatak CNN’de sürekli yayınlandı. Dünya halklarını savaşa inandırdı. Sonradan bunun Fransa’da tanker kazası ile petrole bulanmış karabatak olduğu anlaşıldı.

• Manipülasyon (Yönlendirme)
– Yine Körfez Savaşı, Kuveytli 16 yaşında bir kız Nayırah… Iraklı askerlerin henüz küvezdeki bebekleri bile acımasızca öldürdüklerini ABD’nin özel kanallarında anlattı. Oysa Nayırah Kuveytli bir diplomatın kızıydı ve o tarihte Kuveytte değildi. (İran-Irak savaşında ABD iki ülkeye 120 milyar dolarlık silah satmıştı. Irak, İran’a saldırırken ABD her türlü desteği Irak’a vermişti. Irak’ın Kuveyt’e girmesini teşvik etmiştir.)

• Karşıtını Tanımak
– Mustafa Kemal, Çanakkale cephesinde diğer cephelerdeki bilgileri her gün kontrol eder. Yaveri bir gün merakını yenemeyip sorar, “komutanım, siz neden kendi cepheniz kadar diğer cephelerlerle bu kadar ilgilisiniz?”

• Politik Analiz
• Önemli olan bize sunulan olayların arkasında neler olduğunu görebilmektir. Yaşadığımız ortam politik olayların sansürsüz gerçekler biçiminde bize sunulduğu bir ortam değildir. Tam tersine süreç, gerçekleri gizlemeye yöneliktir.
• Bir diğer önemli olay, süreci uzun vadede parça bütün ilişkisi içinde takip edebilmektir.
• Temel hedef:
Propagandayı Kırmak!

Propagandanın Analizi:
• Propaganda kaynağının tahlili
• Propaganda konusunun tahlili
• Hedef kitlenin tahlili
• Propaganda etkisinin tahlili
• Kendi propagandamızın tahlili
• Sonuçların değerlendirilmesi

Hitler Almanyası ve II. Dünya savaşının hemen tamamı “propaganda tekniklerinin en yoğun kullanıldığı, propagandanın “savaşın ana tema”larından biri haline geldiğini işaret eden bir süreçtir. Hitler kişisel özelliklerini, Alman ulusunun kültürel kodlarında taşıdığı “benmerkezci” yapılanmasını kışkırtmak için kullanmış tır. Fransa ve İngiltere’ye göre geç uluslaşmış olmasına rağmen en az İngiltere kadar saniyeleşebilmiş olan bir devlettir 19. Yüzyıl Almanyası… Çok ileri düzeyde bir “düşüncel-felsefe” üretiminin yanında, gümrük duvarlarını inşa eden bir “ulusal ekonomi” kavramını da yaratmış ve ülkenin gelişim dinamiklerinde kullanagelmiştir. Ancak I. Dünya savaşında yenilince Almanların “kendilerini üstün gören” egoları yıpranmış ve örselenmiştir. Koşulları ağır bir anlaşmayla, orduları ve silahlanmaları sınırlanıyor, savaş tazminatı ödemeye mahkum bırakılıyor ve sınırlarının daralmasıyla birlikte ekonomik dayatmalara mecbur kalıyorlardı. Bu koşullar çılgın bir diktatörü iş başına çağıracak ortamı hazırlamıştı.