SİYASETİN GÖLGESİNDE BİR BAYRAM

YEMUZ Nevzat Tarakçı

Bayram vesilesiyle köyde, baba evindeyim.
Kavga nedir bilmeyen, gürültüsü hiç duyulmayan,
Sohbeti, muhabbeti eksik olmayan harika bir Adige köyü burası.
Malum, bayramlar eşle, dostla, sevgiyle, muhabbetle güzel.
İşte her yıl olduğu gibi bu yıl da bu güzelliği doya doya yaşıyorum.
Doğal ortamdaki bu su sesi, kuş sesleri, yeşilin büyüleyici hali mest ediyor insanı.
Balkonlardaki neşe, bahçelerdeki coşku
Dumanı tüten semaverler, halğuaneler, pısıhalıveler…
Burada her gün bahar, her gün bayram adeta!

BAYRAMA DA SİYASET BULAŞTI
Her yıl bu güzellikleri yaşadığım, huzura doyduğum bu güzel köyümün güzel bayramına ne yazık ki bu yıl siyaset bulaştı.
Dokuz güne çıkan bayram tatilinde bile siyaset hiç gündemden düşmedi.
Bu doğal, bu harika huzur ortamın tadını çıkarmak varken, akrabalar, eş ve dostlarla keyifli sohbetler dururken neden siyaseti konuşuruz?
Neden kalp kırar, neden ayrışırız?
Bu sonu gelmez ateşli tartışmalara bir bayram arası verilmesi gerekmez miydi?
Dostlarla sohbetin, buz gibi suyun, sıcacık kahvenin tadını çıkartmak varken!
Bilmem ki siyasi söylemler biz Adige’leri bile bu kadar mı ayrıştırdı?
Siyaset, bizi bu kadar mı güzelliklerden uzaklaştırdı?
Demek ki siyasetin din üzerinden yürüttüğü politikalar toplumu sandığımızdan fazla ayrıştırmış.
Baksana, ayrıştırma politikası dağlara taşlara sinmiş!
Siyasilerin sonu gelmez nefret söylemi, bayramın da tatilin de ruhunu gölgelemiş!
23 Haziran seçimini “İslambol – Konstantinopol” maçına çeviren yürekler acısı düzeysizlikten bu bayram da nasibini almış.
Oysa bayram, sıcacık bir gülümseme, hasret dolu bir kucaklaşma, kısacık bir mesaj, ufacık bir hediye, bir kucak sevgi değil mi?
Oysa bayram; yalnızlaşan, ayrışan, sevgi, barış, adalet ve huzurdan uzaklaşan günümüz insanının en azından bayram süresince huzura kavuşması anlamına gelmez mi?
Güzel toplumumuzun bayramları da vesile bilerek sevinçleri ve acıları paylaşması,
Samimiyetle yardımlaşması,
Muhabbetle kucaklaşması,
Sevgi, dostluk ve kardeşlik atmosferinde kültürüne ve toplumsal değerlerine duyarlı, bilinçli, huzurlu bir toplum olması,
Özgürce sonsuza kadar yaşaması,
“Siyasetle ayrışan değil  “xabze” de buluşan” bir toplum temennisiyle.