ADİGE ve ÇERKES

HAĞUR Fahri
Yamçı Dergisi, Mayıs 1977-Şubat 1978,
s. 31

”Her Adige Çerkes’tir, her Çerkes Adige değildir.” Merhum İsmail Berkok paşanın ”Tarihte Kafkasya” adlı kitabından alınan bu söz ”Çerkes, Adige” sözcükleri arasındaki anlam farklılıklarını ortaya koymaktadır ve anlamı şudur: ”Çerkes” kelimesi tüm Kuzey Kafkasya halklarına verilen genel addır. ”Adige” kelimesi ise Çerkesleri oluşturan halklardan sadece biridir. Zaman zaman kavram kargaşalığı yaratan ”Çerkes, Adige” sözcüklerinin anlamlarına açıklık kazandırmak zorundayız. Anayurtları ile bağları kopuk, muhacerette 112. yıllarını doldurmakta olan Çerkeslerin maruz kaldığı kültür asimilasyonunun gittikçe hızlandığı göz önüne alınarak, ulusumuzun bütünlüğünü ve geleceğini zedeleyici her türlü kargaşalığa son vermek için ”tek vatan tek ulus” ilkesine sıkıca sarılmak gerekmektedir. Tek vatan ne Abhazya, ne Osetya, ne bugünkü siyasal ünitelerden herhangi biridir. Vatan Abhazıyla, Adigesiyle, Asetiniyle, Lezgisiyle, Çeçen’iyle, Karaçayıyla, Wubıhıyla tüm Kafkas halklarını barındıran Kuzey Kafkasya’dır. Buna en geniş anlamda ”Çerkesya” diyebiliriz.

Şu hususu hatırlatmakta fayda vardır. Çerkes kelimesinin kitaplarda geçen anlamıyla siyasi anlamı farklıdır. Bu bakımdan öncelikle yanılgılara yol açan bu iki anlama açıklık kazandırmak gerekmektedir. Bilimsel   nitelikteki bir eserde Çerkes kelimesinin kapsamı çok dar tutulmuştur. Bunun nedenini anlayabilmek için Çerkes kelimesinin kökenini araştırmak gerekir. Çerkes adı; M.Ö. 6. yüzyılda Batı Kafkasya’da Karadeniz kıyısında oturanlara Yunanlılar tarafından verilmiş olan ”Kerket”adından doğmuştur. Bu zamanda Karadeniz kıyısında oturanlar Adigeler, Wubıhlar ve Abhazlardır. Milattan önce Kafkasya’nın Karadeniz kıyısında ticaret kolonileri kuran Yunanlar, yalnızca Adigeler, Abhazlar ve Wubıhlarla ticaret yapmışlar ve onlara bu adı vermişlerdir. Fakat iç kısımlarda oturan diğer Kafkas halklarıyla ilişkileri olmamıştır. Bu yüzden, Çerkeslerden bahseden birçok eserde Çerkes olarak sadece Adigeler, Abhazlar ve Wubıhlar anılmaktadır. Halbuki siyasal açıdan Çerkes kelimesi gerçek anlamına sahiptir. Siyasal açıdan Çerkes kelimesi tüm   Kuzey Kafkasya halklarını kapsayan birisim olarak kullanılmaktadır ki, doğrusu da budur.

Aynı kavram kargaşalığına yöresel olarak da sık sık rastlanabilmektedir. Örneğin Çerkes denince Düzce ve havalisinde sadece Adigeler, Sarıkamış ve civarında Asetiler, Uzunyayla ve havalisinde Kabardeyler anlaşılmaktadır. Bunun tek nedeni o civarlarda başka Çerkes kabilelerinin yerleşik olmaması veya sayılarının çok az olmasıdır. Adige ve Abhaz’dan başka Çerkes adı duymamış Düzceli bir Çerkes’in Khuşha veya Çeçen lafı duyunca bunların da Çerkes olduğunu kavrayamaması doğaldır.

Tüm bunlardan sonra varacağımız sonuç şu olacaktır. Çerkes kelimesinin bazı literatürlerde kullanılan anlamıyla siyasal anlamını karıştırmamak, ulus bütünlüğünü bozucu tereddütlere düşmemek gerekir. Ulusumuzun geleceği için atacağımız her adım bilinçli olmalıdır. Bunun için öncelikle ”tek ulus, tek vatan” ilkesinde birleşilmelidir. Vatan Çerkesya yani Kuzey Kafkasya, ulus da bir bütün olarak Çerkes ulusu olmalıdır.