ÇOĞULCU DEMOKRASİ PARTİSİ AÇIKLAMASI

Ali İhsan Aksamaz

KAMUOYUNA

Deutsche Welle isimli Alman yayın kuruluşunun yapmış olduğu kısa bir belgeseli, 28.11.2021 tarihinde, içinde geçen bir cümleyi öne çıkararak servis etmesi ülke gündemini işgal edecek boyutta tartışmalara neden olmuştur.

Bu tartışmaların odağında belgeselin içinde yer alan ve DW’nin öne çıkardığı; ‘’Dünyada en fazla Çerkes nüfusu Türkiye’dedir, maalesef en büyük asimilasyon da Türkiye’dedir.’’ ve belgeseldeki ‘’Çerkesler kültürlerini kaybetmemek için uğraşıyor. Teşvik etmek lazım, pozitif ayrımcılık yapmak lazım, aksi halde maalesef Çerkes dili ve kültürü yakın bir gelecekte, Anadolu’da yok olacak’’ ifadeleridir.

Bu ifadeler belgeselde konuşan Çerkes araştırmacı yazar Fahri Huvaj’a aittir. Fahri Huvaj burada görüş ve kanaatlerini samimi bir şekilde ifade etmiştir. Ülkemizin yakın tarihini ve bu tarihsel süreçte yaşananları bilen Çerkesler ve Çerkes olmayan çok sayıda insanımız burada dile getirilen görüş ve kanaatlerin gerçek olduğunu düşünmektedir. Ülkemizin eşit yurttaşları olan Çerkeslerin karşı karşıya oldukları önemli bir sorunu dile getirmeleri, DW’nin belgeseldeki bir cümleyi öne çıkararak servis etmesi ‘’ülkemize yönelik bir algı operasyonu mudur, değil midir?’’ değerlendirmesinden daha önemsiz bir husus değildir. Bu yöndeki sorunlarını dile getirmeleri Çerkeslerin eşit yurttaşlık temelinde ülkemize olan bağlılıklarının sorgulanmasına asla neden olamaz. İktidar partisinin sözcülerinin Çerkesleri temsil ettiği algısı yaratan, gerçekte ise hiçbir temsiliyet pozisyonu olmayan kişilerin basit, içeriksiz paylaşımlarına dayanarak açıklamalar yapmaları Türkiye gibi güçlü bir ülkenin devlet ciddiyetiyle bağdaşmamaktadır. Görüş ve kanaatlerini demokratik ve barışçı bir şekilde dile getirenleri sanki dış güçlerle iş birliği yaparak ülkenin aleyhine bir algı operasyonu yapıyorlarmış gibi, suçluluk psikolojisine itmeye yönelik yaklaşımlar asla kabul edilemez.

Dile getirilen sorunlu alanlarda, son yıllarda göreceli iyileşmeler ve olumlu yönde gelişmeler sağlanmış olmakla birlikte, eksikliklerin bulunduğunu, daha fazla iyileştirmeye ihtiyaç olduğunu söylemek hiçbir şekilde suçlanmaya ve ötekileştirilmeye neden olamaz. Ülkeyi yönetenlerin yapması gereken; kendi yurttaşlarının dile getirdikleri sorunlara kulak vermek ve anlamaya çalışmak olmalıdır. Devlet ciddiyeti ve sorumluluğu bunu gerektirir.

Öte yandan; bir yayın organının 56 derneğin bağlı olduğu Kafkas Dernekleri Federasyonu’nun bu konuda yaptığı oldukça temkinli ve dengeli açıklamayı hedef alarak ‘’AB’den fonlanan KAFFED’den fitne girişimi’’ şeklinde bir başlık atarak yapmış olduğu şey tam anlamıyla bir fitne ve baskı altına alma girişimidir. KAFFED 56 derneğin bağlı olduğu, bütün STK’lar gibi hesapları devletin denetimine tabi bir kuruluştur. Bu şekilde bir başlık atıp KAFFED’i mesnetsiz bir şekilde hedef göstermek ahlak dışı bir yaklaşımdır. Bunu yapanlar ülkeyi savunduklarını söyleyerek ülkeye kötülük yapmaktadırlar.

Faruk ARSLANDOK
Çoğulcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı