DÖNÜŞÜ ANLAMAK

Şamil Jane

23 Mart 2008 tarihinde İstanbul’da düzenlenen sempozyumdaki sunumla ilgili olarak Necdet Hatam’ın garip bir yaklaşımla yayınlamış olduğu yazısı beni de ilgilendirdiğinden yanlış anlamaları önlemek açısından konuyu açmanın yararlı olacağını düşündüm. Başka hiçbir şekilde yorumlama şansı olmadığından, herhalde konuşma öğlenden sonraya kaldığı için, mahmurluk içerisinde konunun sadece bir parçası cımbızlama alınıp, bu bir materyal gibi kullanılmıştır diye düşünüyorum.

Ekte konuşmanın tamamının slaytlarını verdiğim çalışma içerisinde “insanların yeme içme alışkanlıkları bile adaptasyon problemlerinden birisidir” cümlesini, tüm çalışma içerisinde bu kadar önemseyip alabilmek için hakikaten kişinin yeme içmeye çok önem veriyor olması gerekir.

Tamamını yarım saat gibi dar bir zamana sığdırmak zorunda olduğumuz konuşmada doğal olarak konunun ana başlıklarını çizmenin ötesine geçme şansı olamadı, olamazdı. Öncelikle konu hiçbir şekilde bireylerin dönüşü üzerine kurulmamıştır. Zaten bu dar yaklaşım nedeniyledir ki yaklaşık son 30 yıldır daha yoğun bir şekilde gündemde olmasına rağmen dönebilenlerin çok düşük seviyede kalmalarının nedeni de budur.

Konu zaten ”Kitlesel Dönüş” olduğundan bu konuda fon ve benzeri hazırlıklar olmadığını maalesef sağır sultan bile biliyor. Anlatılmak istenen ve fakat dostumuz tarafından da maalesef anlaşılamayan da budur.

Bireyler tek tek döndüklerinde kendi bildikleri yerlere otururlar, zaten şu anda da öyle olmakta. Ancak biz kitlesel dönüşü düşünmek zorundayız. Kitlesel dönüşte önemli olan ilk etapta adaptasyon probleminin oluşturulmaması, kalıcılığın yaratılması ve ikinci neslin adapte olmuş durumda anavatanlarında yaşamasıdır. Bu nedenle kitlesel dönüşlerde dönenlerin birbirlerine yakın olacak şekilde yerleşimi önemlidir.

Bu anlamda İbrani, Bulgaristan Türkleri ve Kazaklar örnekleri ile anlatılmıştır. Dünya uluslarının yaşadığı deneyimlere kulak kapatan, bilimsellikten uzak bir anlayışla şimdiye kadar nereye gidebildiysek oraya gideriz.

Fazlaca anlatmadan Dönüşü Anlamak anlatım slaytlarını, hem herkesin konu hakkında bilgi sahibi olması, hem acaba herkes bu anlatımdan Necdet Hatam`in çıkarımlarını çıkarabilir mi merakıyla okumanızı rica ediyorum.